Türkiye’de Evsizlere Dair Rapor, Durum Tespiti, Avrupa Birliği Ülkelerinden Uygulama Örnekleri ve Taleplerimiz

“EVSİZ”

Kaderinin çullarına sarınmışsın;

Gare de Nice’de, kaldırımda

Yan gelmiş yatıyorsun:

Dünya senin evin,

Şehir senin çıkınından saçılmış.

Dünyanın her yerinde

Evsizlerle şairlerin

Aynı budaklı ağaçtan yontulduğunu

Söylüyor gözlerin;

Aynı huysuz rüzgârların dolaştığını

Mağaralarımızda.

Ve dünyanın her yerinde,

Tanrılar geçerken kırk atlı arabalarla

Arasından budala ölümlülerin,

Şan olsun diye atıldığımızı

Altına, toynakların ve tekerlerin..

Dükkânını, tezgâhını dağıtmış,

Kaderinin çullarına sarınmışsın.

Dünya senin evin

Ve çıkınındaki hiçbir şey

Satılık değil;

Ne çarmıhta duruşun,

Düğüm düğüm bakışın oyunlarımıza:

Aldıklarımıza, sattıklarımıza;

Ne anlaşılmaz sözlerin,

Sevişmelerin didişmelerin

Alınıp satılmayan bir Tanrıyla ..

Bak, şairler beygirlerini çatlaşmış,

Ciğerlerini paralamışlar

Panayıra yetişmek için.

Ve hurçlarından saçılan her şey senin:

Gecenin sırları, sabahın süsleri,

Zekânın harikaları, sanatın hârikaları…

Göğün bohçasına sığmayan

Rüzgârlar, yağmurlar, taunlar;

Ve Tanrının rüzgârlara söylettikleri,

Yağmurlara söylettikleri;

Sahipsiz köpeklere, serserilere;

Tütünle ve kahırla

Harlanmış sesleriyle genizden

Söylettikleri sarhoş fahişelere;

Şiirin bohçasına sığmayan

Onca çığlık ve sitem:

Ruhun kırpıntıları…

Hepsi senin çullarına yamanmış;

Sen sürgün, sen evsiz, sen Sezar,

Roma’yı kaybetmişsin, ama

Bak işte dünyayı kazanmışsın oyunda:

Ne top ne tüfek, ne asker;

Yalnızca sessiz mi sessiz

Bir evet

Ve koçbaşı gibi gümbürdeyen

Katıksız bir hayır’la!

Yoksulların ve Şairlerin Kitabı – Cahit Koytak[1]

I. TÜRKİYE’DEKİ EVSİZLERE DAİR DURUM TESPİTİ:

a. Evsizlerimizin gündelik hayatı, sıkıntıları, çileleri

  • Evsizlik “gelişmiş” Batı ülkelerinde ciddi şekilde kangrenleşmiş, ancak artık ülkemizde de giderek artan bir şekilde kendini hissettiren karmaşık bir sosyal sorundur. Birleşmiş Milletler’in raporlarına göre dünyada 100 milyona yakın evsiz bulunmaktadır. Hacettepe Sosyal Hizmet Bölümü öğretim üyesi Uğur Özdemir’in ifadesiyle “evsizlik, 21. yüzyılda insanlığın içinde bulunduğu trajedinin de en önemli göstergelerinden biridir.”[2]
  • Evsizliğin sebeplerine dair çok sayıda tez bulunmaktadır. Özdemir yukarıda alıntılanan makalesinde evsizliğin kısa ve uzun dönemli olarak ikiye ayrıldığına işaret etmekte ve kısa dönemli evsizliğin oluşumundaki temel nedenin ekonomik sorunlar olduğuna işaret etmektedir. Uzun dönemli evsizlik tabiri ise literatürde iki ya da daha fazla yıl evsiz durumda yaşayan kişiler için kullanılmaktadır. Bu kişilerin genelde  ” kazanma gücünü kaybetmiş, arkadaşlık ve aile ilişkileri yok olmuş, sosyal ağları bozulmuş kişiler” olduklarına işaret edilmektedir. Meneviş ise evsizlere yönelik Türkiye’de yapmış olduğu araştırmadan hareketle evsizliğin öncelikli nedenini aile içi şiddet olarak saptamaktadır.
  • Sokaklarda, parklarda, yıkıntı köşelerinde, cami avlularında yaz kış gece gündüz demeden çok ağır şartlarda yaşam mücadelesi veren, şiddete, tacize, tecavüze maruz kalan, üşüyen, hastalanan, donarak ölen, aç biçare durumdaki barınmasız, evsiz insanlarımıza toplum ve devlet tarafından yeterli ilgi ne yazık ki gösterilmemektedir.
  • Sokakta yaşam savaşı veren, evsiz insanlarımızın önemli bir kısmının üstü başı perişan olduğundan dolayı lokanta, çay ocağı, kafeterya gibi mekanlara da genelde kabul edilmezler, bankamatik kabinlerinden dahi çıkarılırlar, otogar, istasyon gibi mekanlarda hatta cami avlularında bile kalmalarına izin verilmez.
  • Evsiz insanlarımızın önemli bir bölümünün akıl sağlığı yerinde değildir. Farklı sebeplerle evsiz kalmış, umutsuzluk ve çaresizlik içinde birkaç gecesini bile sokakta geçirmek durumunda kalan, sokağın tüm acımasızlığı ve zalimliği ile yüzleşen akıl sağlığı yerinde birinin psikolojisinin ne hale geleceği göz önüne getirilmelidir.
  • Sokaklarda yaşayan binlerce evsiz insanımızdan biri, Fatih Kocamustafapaşa parkında yaşayan 63 yaşındaki Şerafettin Akgün 01.01.2011 tarihinde yılbaşı gecesi yeni yılın ilk saatlerinde donarak öldü.[3] Ve bu sene, erken gelen soğuklar 16 Ekim günü İstanbul Şişli’de bir evsiz vatandaşımızın canını aldı bile.[4]
  • İstanbul Büyükşehir Belediyesi normal zamanlarda 18-60[5] yaş arası evsizlere yönelik ne yazık ki hiç bir barınma yeri sağlamadığı gibi dondurucu kış günlerinde evsizleri geçici de olsa bir barınakta toplamak için -4 dereceyi beklemektedir. Konuyla ilgili görüş alınan Avrupa Acil Tıp Birliği Başkan Vekili ve Herkes için Sağlık Deneği Başkanı Dr. Ülkümen Rodoplu konuyla ilgili şunları söylemiştir: “Evsiz, yaşlı veya kronik bir hastalığı olan kişi artı üç derecede dahi donabilir. Eksi dört dereceyi beklemek doğru değil. Uygulama artı bir derecede başlamalı.” Donma ya da donmaya yakın ısılarda vücut ısısının düşmesi anlamına gelen hipoterminin bazı risk grupları için çok tehlikeli olabileceğine dikkat çeken Rodoplu, 65 yaş üstü yaşlılar ile şeker, yüksek tansiyon, kalp ve damar hastalığı olanların ve 8 yaş altı çocukların daha büyük risk altında olduklarına dikkat çekmiştir: “Vücut ısısı yaklaşık 37 santigrad derece olarak kabul edilir. Bir insanın ısı kaybı başladığında vücudun standart ısı seviyesi düşer. 28-30 derecede bilinç kaybı, daha aşağı düşüşlerde ölüm gerçekleşir.”[6]
  • Sokakta yaşayan evsiz insanlarımız ne yazık ki sadece donarak ölümler gerçekleştiği zaman kamuoyunun gündemine gelmektedir. İstisnalar hariç medyada görünür olmamaktadırlar.[7] Oysa ki evsiz insanlarımız yılın 365 günü büyük sıkıntılar yaşamakta,  açlık ve hastalıkla boğuşmakta, şiddet görmekte, taciz ve tecavüzlere maruz kalmaktadır. Akıl ve ruh sağlığı yerinde olmayan evsizler ise daha da  zor bir yaşam mücadelesi vermekte, dertlerini bile anlatamaz, kötülüklerden ve zor şartlardan nasıl korunabileceklerini, insanlardan nasıl yardım isteyebileceklerini bilemez durumdadır.
  • Evsizlerin kiminin kendi istekleriyle sokakta kalmak istediği söylenir. Israrla sokakta kalmak istiyorlar denen evsizler, ciddi derecede akıl ruh sağlığı bozuk olmuş olan evsizlerimiz arasında olabilmektedir. Daha önce bazıları akıl ruh sağlığı hastanelerinde, psikiyatri servislerinde kendilerine hapis hayatı gibi gelen bir hayat yaşadıkları, belki gereken ilgiyi göremediği ve rahat hareket edemedikleri için, yeniden o koşullarda yaşamaya zorlanacaklarını düşünerek sokaktan alınmaya karşı çıktıkları olabilmektedir. Ama şu bir gerçek ki, evsizler için 365 gün hizmet veren bir tesis, bir merkez mevcut değildir. Yani ortada bir tesis varmış da bu insanlar oraya gitmeyip sokakta kalmayı tercih ediyor değiller. Öncelikle bu yerlerin varlığı ve devamlılığı sağlanmalıdır.
  • TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Ankara Otogarı’nda (AŞTİ) kalan bir evsizin komisyona başvurusu üzerine AŞTİ’de bir inceleme yapmış ve AŞTİ’de kalan evsizler hakkında 14 Nisan 2010 tarihinde konumuz açısından son derece önemli bir inceleme raporu yazmıştır. Söz konusu raporda evsizlerin kendi istekleriyle sokakta kaldıkları düşüncesinin yersiz olduğu ifade edilmiş, kamu kurumlarının sağladığı barınakların kapasite ve hizmet kalitesi bakımından yetersiz olduğu belirtilmiştir. Raporda görüşülen evsizlerden elde edilen izlenim şu sözlerle ifade edilmiştir: “genel olarak barınma evlerinde kendilerine kötü davranıldığını, üç öğün yemek verilmediğini, bu nedenle anılan kuruluşlarda uzun süre kalamadıklarını ancak kamu kurumları tarafından daha iyi bir barınma hizmeti verilmesi durumunda bir çok kişinin bu kuruluşlarda barınmayı tercih edeceği belirtilmiştir.”
  • Söz konusu raporun sonuç bölümünde ise bu hususun altı çok daha net ifadelerle çizilmiştir: “Bu kişilerin birbirleri ile de sorunları olmakta, hırsızlık ya da fiziksel ve cinsel taciz/tecavüz olaylarının yaşandığı iddia edilmektedir. Bu yaşam koşulları içerisinde bile bu kişilerin zihninde AŞTİ’de barınmanın en iyi seçenek olduğu kanaati oluşmuştur. Zira kendileriyle görüşülen kişiler, ‘daha iyi imkanlar varken neden ben bu şartlarda yaşamayı tercih edeyim, daha iyisi sağlanırsa elbette giderim’ sitemini çokça dile getirmişlerdir. Bu sözler kurumlardan alınan bilgiler ışığında değerlendirildiğinde, kurumların sağladığı barınakların kapasite ve hizmet kalitesi bakımından yetersiz olduğu kanaatini doğurmaktadır. Ankara Valiliği ve Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin verdiği bilgilere göre Ankara’da sadece 45 kişilik bir barınma evi bulunmaktadır. Sadece AŞTİ’de bile günde ortalama 250 kişinin kalmakta olduğu düşünülürse, Türkiye’nin ikinci büyük şehri olan başkent Ankara için 45 kişilik barınma evinin yetersiz olduğu şüphesizdir.”[8]

b. Evsizlerin sayısı:

  • Ülkemizde evsizlerle ilgili kapsamlı bir araştırma bulunmamaktadır. Mevcut araştırmalar dar kapsamlı örneklemlere dayanmakta, konuya ilişkin önemli tespitlerde bulunsalar da evsizlerin sayısına ilişkin bir sonuca varmamaktadırlar.[9] Evsizlerle ilgili düzenli çalışma yapan tek sivil toplum kuruluşu olan Şefkat Der gönüllülerinin 15 yıllık çalışmalarına dayanarak yaptıkları tahminlere göre İstanbul’da 7 bin ila 10 bin arasında, Türkiye genelinde de 70 binden fazla evsiz vatandaşımız vardır.
  • Evsizlerin sayısına dair fikir verebilecek bir nesnel veri 2011 Ocak ayından Mart ayının başına kadar İstanbul Büyük Şehir Belediyesi’nin soğuktan koruma amacıyla Alibeyköy Tevfik Aydeniz Spor Salonu’nda misafir etmiş olduğunu duyurduğu evsiz sayısıdır. Belediye kendi internet sayfasında 7 Mart 2011 tarihli bir haberde şöyle demektedir: “Ocak ayından itibaren kendi isteğiyle gelip kendi isteği ile ayrılan 2187 vatandaşa hizmet verildi.”[10]
  • Şefkat Der başkanı Hayrettin Bulan’a sözü bırakacak olursak: “İki yıl önceki kış mevsiminde, İstanbul’da sokakta yaşayan evsizlerimizin binden fazlası Alibeyköy’deki spor salonuna toplanabilmişti. Ama biz bu toplanan rakamların ancak onda bir olabileceğini düşünüyoruz. Görevlilerin ileri derecede akıl ruh sağlığı bozuk evsizleri ikna edemedikleri için sokakta bıraktığı çok oldu. Gizli evsizlerin çoğu da zaten spor salonlarında yoktu. Türkiye genelindeki verilerin de sokaktaki yaşlılar, yetişkinler, gençler, çocuklar dahil 70 bin altında olacağını düşünmüyoruz. Hele hele gizli evsizlerin varlığı da düşünüldüğünde bu rakamların çok daha üzerine çıkılır. Gizli evsizlerin, evsiz olduğu kıyafetlerinden belli olmaz, üstleri başları daha kötü derecelere ulaşmamıştır, çeşitli ekonomik sorunlar, ailevi problemler, işsizlik vb. sokaklarda yaşamaya başlatmıştır. Geç saatlere kadar açık çay ocağı, simit evleri, kahveler vb. mekanları, hastane acil servilerini kullanırlar, şartları düzelmezse sokakların kalıcı evsizleri arasına girerler.” Gizli evsiz olgusuna Özdemir de bahsedilen makalesinde önemle işaret etmektedir.[11]

c. Devletin evsizlere yönelik 365 gün sürekliliği olan nitelikli bir faaliyeti bulunmamaktadır:

  • Türkiye’de devletin sokakta yaşayan evsizlerimizle ilgili sosyal devlet olmaya yaraşır, sürekliliği olan ve nitelikli bir hizmeti bulunmamaktadır. SHÇEK’in, valilikler, belediyeler ya da kaymakamlıkların süreklilik arzeden düzenli bir çalışması olmamıştır. İstanbul’da şimdiye kadar sadece Beyoğlu kaymakamlığı 2003 yılında sürekli açık olan bir evsizler evi açmıştı ama burası kapasitesi bakımdan oldukça yetersizdi, zira 12 milyonluk İstanbul’da 18 kişilik kapasiteye sahipti ve prensip olarak evsizleri 15 gün süreyle kabul etmekteydi.[12] İşin üzücü yanı bu evsizler evi 2011’in bahar aylarından beri tadilat sebebiyle kapalı durumdadır ve kısa vadede açılacağına dair bir emare bulunmamaktadır.[13]
  • Devletin evsizlere yönelik düzenli ve sürekli faaliyette bulunması gerektiği yukarıda anılan TBMM İnsan Hakları Komisyonu raporunda olduğu gibi devletin farklı kurumlarından da yüksek sesle dile getirilmektedir. Örneğin Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü’nün 19-21 Nisan 2004 Ankara’da düzenlemiş olduğu I. Sosyal Hizmetler Şûrası’nın almış olduğu bir kararlardan birinde şöyle denmektedir: “13 – Sosyal hizmet kuruluşları, başta büyük şehirler olmak üzere, evsiz ve kimsesiz olup sokaklarda yaşayanlar için, sürekli hizmet verecek gece barınma evleri kurmalıdır.”[14]
  • Hacettepe Üniversitesi Sosyal Hizmetler Yüksekokulu Öğretim Üyesi Doç. Dr. Vedat Işıkhan, SHÇEK’in 2006’da düzenlediği “Küreselleşen Dünyada; Sosyal Hizmetlerin Konumu, Hedefleri ve Geleceği Sempozyumu”nda yapmış olduğu önemli sunumda Türkiye’deki evsizlere yönelik yapmış olduğu araştırmalardan hareketle devletin evsizlere yönelik faaliyetinin yetersizliğine işaret etmekte ve  şunu belirtmektedir: “Kent merkezlerinde, sokaklarda, yemek, para ve uyuyacak yer ararken gördüğümüz evsizlere yönelik hizmet modellerini ivedilikle hayata geçirmek sosyal hizmet kurumlarının en önemli görevleri arasındadır.” Işıkhan “Çoğu ruh sağlığını yitirmiş durumda olan evsizlere yönelik [kış mevsimini ya da soğuk havaları beklemeden] geçici konutlar oluşturulmalıdır” demekte ve evsizlere sunulacak hizmette psikiyatrik boyutun önemine ve gerekliliğine işaret etmektedir.[15]
  • Kamu otoritesinin evsizler konusunun ciddiyetinin ve öneminin farkında olduğunu fakat bir atalet içinde olduğunu belki en iyi ortaya koyan resmi belge 2003 yılında dönemin İçişleri Bakanı Abdulkadir Aksu tarafından “Sosyal Hizmetler ile ilgili olarak Merkez Birimlerine, Bağlı Kuruluşlara ve 81 İl Valiliğine” yayınlanan bir genelgedir. Söz konusu genelge “T.C. İÇİŞLERİ BAKANLIĞI Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliği BASIN AÇIKLAMASI NO:2003/07 ANKARA (27.02.2003)” altbaşlığı ile İçişleri Bakanlığı’nın internet sitesinde mevcuttur.[16] Genelgenin giriş paragrafında şu ifadeler yer almaktadır: “Ülkemizin topyekün gelişmesi ve sosyal hayatta her bireyin asgari kabul edilebilir seviyede bir sosyal gelişmişlik çizgisini yakalaması temel stratejimizdir. Bu stratejinin gerçekleşmesinde toplumsal imkanları yoğurarak ve yönlendirerek vatandaşımıza ulaştıran mülki ve mahalli idarelerimizin büyük bir rol üstlenmesi gereği aşikârdır.” İleriki satırlarda genelgenin üçüncü maddesinde doğrudan ve açık bir şekilde evsizlerle ilgili yapılması gerekenler şu şekilde ifade edilmiştir: “3- Her ilde, ilk etapta en az bir tane olmak üzere, gecelik veya belli bir dönem için barınacak yeri olmayan vatandaşların başvurabileceği sığınma evleri ya da merkezlerinin kurulması için mülki ve mahalli idareler ile sivil toplum kuruluşlarının işbirliği sağlanacaktır.”
  • Ankara valiliğinin 2009 yılında başlattığı, 2010 yılında genişletmiş olduğu proje eksiklerine rağmen önemlidir. Ankara SHÇEK’in internet sitesinde bulunan 28 Haziran 2011 tarihli projenin ayrıntılı içerik metninde bir önceki paragrafta ifade edilen devletin evsizler konusundaki duyarsızlığı şöyle ifade edilmiştir: “Evsiz vatandaşlar sorunu ne yazık ki günümüze kadar yerel yönetimler ve kamu kurum ve kuruluşları tarafından görmezden gelinmiş ancak zaman geçtikçe bu sorun artık görmezden gelinebilecek bir sorun olmaktan çıkmış olup, bu nedenle evsiz vatandaşlar için sürekli hizmet verebilecek birimler açılması gerekmektedir.”[17] Yukarıda anılan TBMM İnsan Hakları Komisyonu’nun evsizlerle ilgili incelemesi ve kaleme aldığı raporun da etkisiyle Ankara SHÇEK harekete geçmiş söz konusu projeye başlamıştır. Ulus’ta bir otel kiralanmış, evsizlere 24 saat hizmet vermesi sağlanmış, bu evsizler evinde sosyal hizmet uzmanları ve psikologlar hizmet vermiştir. 2010’un Kasım ayında açılan evsizler evi 2011 Haziran ayında kapanmış, bu süre zarfında yetkililerin verdiği bilgiye 924 evsize farklı zamanlarda yuva olmuştur.[18] Yılın yaklaşık altı ayı boyunca açık tutulmasına rağmen söz konusu proje önemli bir adım ve örnektir. Özellikle İstanbul gibi nüfusu Ankara’nın iki mislinden fazla olan ve daha kozmopolit olan bir şehirde konusunda tek olan, 2003’te açılan ve sadece 18 yatak kapasitesine sahip evsizler evinin 2011’in bahar aylarından bu yana “tadilat” nedeniyle kapalı olması ile karşılaştırıldığında Ankara’daki evsizler evinin anlamı daha da net ortaya çıkar.
  • Ankara’da altı ay açık olan evsizler evini hariç tutarsak ülkemizde özellikle 18-60 yaş arası barınmasız evsizlerimiz için hiçbir güvence bulunmamaktadır. 18 yaş altı çocukların devlete bağlı yetiştirme yurtlarında, 60 yaş üzeri yaşlılarımızın ise huzur evlerinde kalmaya hakları vardır. Fakat 18-60 yaş arasındaki vatandaşlarımızın böyle bir hakkı söz konusu dahi değil.
  • Sokakta yaşayan barınmasız insanlarımızla alakalı yapmış olduğumuz ihbarlara ne yazık ki ilgili görevliler çoğu zaman geç gitmekte, hızlı müdahale etmemekte, kimi zaman ihbar tarihinden günler sonra bimekan insanın görüldüğü yere gidilmekte, bu takdirde doğal olarak söz konusu kişi bulunamamaktadır. Kimi hallerde kronik akıl hastası haline gelmiş evsiz insanımız çağırılan görevlilerce ikna edilemediği gerekçesiyle sokakta bırakılmaktadır. Her halükarda daha yakından bildiğimiz İstanbul örneğinde yetkili kişiler kendilerine bildirilen evsiz insanımızla ilgilense bile kendisini yerleştirecek bir devlet kuruluşu bulunamamakta, söz konusu kişi bir noktada tekrar sokağın acımasızlığına geri dönmek durumunda bırakılmaktadır. Sokakta karşılaştığımız ve yetkililere haber verdiğimiz çok sayıda evsiz insanımıza yerleşebilecekleri bir devlet kuruluşu bulunamadığına şahitlik eden çok sayıda arkadaşımız vardır. Öyle ki çabalarımız ve Şefkat-Der’in ilgisi sayesinde sokakta karşılaştığımız bir kadın evsizimizi Şefkat-Der’in Ümraniye’deki kadın sığınma evine bırakmaktan başka bir çare bulamadığımız olmuştur. Yine aynı şekilde İstanbul’da bir evsiz erkeği yerleştirecek bir kurum bulamamamızdan ötürü, günler süren ikna çabalarımız sonucunda Şefkat-Der’in Konya’daki erkek evsizler evine göndermişliğimiz vardır. Bu insanlarımıza kucak açanın ufak ve mütevazi bir sivil toplum kuruluşundan önce devletin ilgili kurumları olması gerektiği bizce açık ve acı bir gerçektir.
  • Akıl ve ruh sağlığı bozulmuş evsizlerimizin İstanbul’da bulunmayan fakat kurulmasını talep ettiğimiz evsiz merkezlerine yerleştirilmeden önce eğer hastalıkları ağır durumdaysa ruh ve sinir hastalıkları hastanelerinde, hastalıkları daha hafif durumdaysa özel rehabilitasyon merkezlerinde tedavileri sağlanmalıdır. Ne yazık ki bu konularda yaşanan fiili durum bu noktadan çok uzaktır. Yukarda andığımız TBMM İnsan Hakları Komisyonu Raporu da özürlü evsiz vatandaşlarımızın acilen ilgili ve uygun “Bakım ve Rehabilitasyon Merkezleri”ne yerleştirilmeleri gerektiğini belirtmiştir.[19]

d. Sivil toplum faaliyeti:

  • Türkiye’de sokakta yaşayan evsiz insanlarımız için Şefkat-Der’in yaptığı, organize ettiği mütevazi etkinliklerden başka düzenli bir sivil toplum faaliyeti tespit edemedik. Türkiye’de sokakta yaşayan on sekiz yaş üstü evsizler için düzenli faaliyet yürüten başka bir dernek ya da vakıf bildiğimiz kadarıyla bulunmamaktadır. Sokakta yaşayan çocuklar ile ilgili başta Umut Çocukları Derneği olmak üzere birkaç önemli dernek bulunmaktadır. İslami duyarlılığa sahip birkaç dernek ve vakıfın da sokakta yaşan çocuklarla ilgili kimi ufak çaplı faaliyetlerde bulunduğu bilinmektedir.

II. AVRUPA BİRLİĞİ ÜLKELERİNDE EVSİZLERE YÖNELİK UYGULAMALAR[20]

Raporun bu bölümünde, Türkiye’de evsizlere yönelik olarak uygulanması gereken politika ve hizmetlere fikir vermesi açısından Avrupa Birliği ülkelerindeki politika ve uygulamalara dair araştırmalarımızdan elde ettiğimiz bulguları kısaca paylaşmak istiyoruz. Evsiz profilini ve evsizliğin nedenleri saptama araştırmaları, evsizliği önleme çalışmaları, gerekli politikaları üretme ve yürütme süreçleri Avrupa’da çok yönlü olarak işlemektedir. Bu alanda yapılan çalışmalar akademik araştırmalarla yönlendirilir ve desteklenir (Örneğin: Avrupa Evsizlik Dergisi, Evsizler için Çalışan Ulusal Dernekler Avrupa Federasyonu, ETHOS: Evsizlik ve Barınma Dışlanması Avrupa Tipolojisi[21] bu alanda çalışma yürüten başlıca kuruluşlardır).

Yasama: Birçok Avrupa ülkesinde kamu otoritelerinin nüfusa konut sağlama yükümlülüğü anayasada veya konut yasalarında belirtilmiştir. Evsizler için bireysel olarak sosyal yardım talep etme hakkı yasayla sağlanmaktadır. Yerel yönetimlerin evsizlerle ilgili yükümlü olduğu görevler yasalarca belirtilir. Evsizlerle ilgili hizmet sağlanması ve strateji oluşturulması yasal yükümlülüktür.

Müdahale: Avrupa ülkelerinde genellikle basamak modelinden (staircase model), konut öncelikli bir modele (housing first) geçiş söz konusu. Önceden yaygın olan basamak modelinde evsiz insanların belirli aşamalardan geçerek (sosyal ve sağlık problemlerinin giderilmesi gibi), uzun vadede kalıcı konutlandırılmaları amaçlanırken, konut öncelikli model ise aksine başlangıç noktası olarak kalıcı konut edindirmeden sonra varsa diğer sağlık ve sosyal problemlerin çözümlenmesine odaklanır.

Örneğin, Fransa’da öncelikli ihtiyacın ev olduğundan hareketle ve 2009-2012 yılları arasında konut öncelikli program uygulanarak evsizliğinin önüne geçme stratejisi takip ediliyor. Ayrıca, Finlandiya konut öncelikli model uygulanmakla birlikte, uzun vadede evsizliği önlemek için aktif rehabilitasyon desteği de sağlıyor. Ayrıca, evsizliği önleme noktasında uzun vadeli çalışmalar ve gerekli özel müdahaleler de söz konusu.

Uygulama: Belediyeler ya doğrudan (Almanya, İsveç, İngiltere de olduğu gibi) ya da STK’lar aracılığıyla, STK’ları fonlayarak hizmet yürütmekteler.

Önleyici çalışmalar: Evsizlik durumuna karşı önlem alma çalışmaları da söz konusudur, hatta AB ülkelerinde genel kanı önleyici çalışmaların evsizlikle mücadelede en öncelikli  adım olması gerektiği yönündedir. Tüm ülkelerin yayınlanan evsiz stratejileri önleyici çalışmalardan bir öncelik olarak söz eder. Örneğin Avusturya ve Almanya’da haciz edilme ihtimali bulunan haneler için özel önleme merkezleri vardır.

Önlemler: “Avrupa Evsizlik üzerine Konsensus Konferansı, 9-10 Ekim 2010” sonucunda evsizlere yönelik oluşturulan raporda, “çatısızlar” için acil konaklama imkânı, acil sığınma/barınma evleri oluşturulması, evsizler için geçici konaklama-geçici hosteller, uzun vadede de desteklenen veya basamaklı konaklama modelleri,  şiddet mağdurları için sığınma evleri açılması önerilmiştir. Ayrıca, evsizler ve önceden evsiz olup barınma evlerine yerleştirilenler için destek programları, gündüz bakım evi, mobil yemek hizmetleri, sağlık, eğitim ve istihdam gibi hizmetlerin gerekliliği vurgulanmıştır.

Örnekler:

Acil Durum Düzenlemeleri, Finlandiya Örneği: “Uzun Dönemli Evsizliği Azaltma Programı” kapsamında evsizler desteklenmiş ve bağımsız yaşama geçme sürecine destek hizmetlerinin yanında, sağlık ve sosyal hizmet görevlilerinin çalıştığı yemek, yıkanma ve sağlık hizmetinin 7/24 verildiği evsiz servis merkezleri var.

Evsizlere Yönelik Politika Uygulamaya İlk Kez Başlanması, Portekiz Örneği: “Sosyal Koruma ve Sosyal İçerme üzerine AB Stratejisi” bağlamında Avrupa Birliği komisyonunun, evsizlerle ilgili üye ülkeleri yaptırıma tabii tutacağını açıklamasına kadar Portekiz’de bu alanda ciddi bir uygulama yoktu. 2004-2005’te bütün yerel yönetimler ve belediyelerce uygulanan anketlerle durum tespiti yapıldı.  2007’de de devlet ve STK’lar bir araya gelerek, 2009 uygulamaya konan bir ulusal eylem planı geliştirdiler.

Konut Öncelikli Modelin Uygulanması, New York Örneği: Yürütülen bu çalışmada öncelikli olarak kalacak yer ve beraberinde de fiziksel ve zihinsel tedavi, madde bağımlılığı önlemleri, eğitim ve istihdam sağlanması hedefleniyor. Bu uygulama Washington DC, Philadelphia, Amerika’nın bazı eyaletleri, Kanada, Japonya, İspanya, Hollanda ve Portekiz’de de yürütülüyor (http://www.pathwaystohousing.org/).

Avrupa Birliği Ülkelerindeki Ulusal Evsizlik Politikalarından Örnekler:[22]

Danimarka

Danimarka’nın  1990’lardan beri yürürlükte olan ve kayda değer bütçelerle desteklenen evsizlik  politikaları vardır. 2009-2012 yılları için, ‘Konut Öncelikli’ yaklaşımı başlangıç noktası olarak gören politikaya yaklaşık 67 milyon Euro ayrılmıştır. Bugünkü politikanın temel amaçları uyum güçlüğüyle başa çıkmak, evsiz gençlere hizmet veren yurtlara alternatifler bulmak, geçici barınma merkezlerinde kalma süresini azaltmak ve hastanelerden ve sağlık hizmetlerinden ayrılanlar için kalacak yer temin etmektir.

Finlandiya

Finlandiya 1987’den beri evsizlik politikaları sürdürmektedir ve bu konuda kayda değer ilerleme sağlamıştır. Bugünkü politikası 2011 yılı itibariyle uzun süreli evsiz insan sayısını yarıya indirmek ve 2015 yılı itibariyle de uzun süreli evsizlik problemini tamamen ortadan kaldırmaktır. 2009-2011 planına yıllık toplam 100 milyon euro ayrılmıştır. ‘Konut Öncelikli’ yaklaşımının öncülerinden biri olan Finlandiya sığınak barınmalarını tamamen ortadan kaldırarak yerine uzun süreli barındırma sağlamayı kendisine hedef edinmiştir.

Fransa

Fransa 2008-2012 yılları için barınma ve evsizlik meselelerini ulusal öncelikler olarak kabul etmiştir. 2009’un Kasım ayında kapsamlı bir evsizlik politikası yürürlüğe koymuştur. Bu politikanın temel amaçları sokaktaki insan sayısını önemli ölçüde azaltmak ve barınma ve evsizlik problemi çeken insanlar için daha insan merkezli, bireyselleştirilmiş ve birey haklarına dayanan bir hizmet gerçekleştirmektir. Yaklaşımın ana unsuru Fransa’da 2007 yılında yasal bir temele kavuşan barınma hakkının uygulanabilirliğinin sağlanmasıdır.

İrlanda

İrlanda 2008-2013 yılları için ‘Eve Giden Yol’ adında bir politika başlatmıştır. Bu politika daha önce uygulanmış bir dizi politika sonucunda gerçekleştirilen ilerleme üzerine kuruludur. Politikanın altı temel amacı vardır: evsizliği önlemek, sokakta uyumaya yönelmeyi ortadan kaldırmak, uzun süreli evsizliğin yok edilmesi, uzun süreli barındırma ihtiyaçlarının karşılanması, evsizler için etkili hizmetler sağlamak ve fon temininde daha iyi bir işbirliğinin gerçekleştirilmesi.

Hollanda

Hollanda’daki günümüz ulusal evsizlik politikası dört büyük şehirdeki evsiz nüfusun belirlenmesi odaklıdır. İlk amaç evsizler olarak tanımlanan birinci grup hedef kitlenin durumunun geliştirilmesidir. İkinci aşamadaki hedef ise evsizlik tehlikesine açık olarak tanımlanan ve daha geniş bir kitleyi oluşturan insanların evsizlik problemine maruz kalmalarını önlemek ve bu insanlar için uygun desteği sağlamaktır. Temel amaç 2013 yılı itibariyle evsizliği ortadan kaldırmaktır. Bu iyi finanse edilmiş ve kişiselleştirmenin ve bütünlüğün temel unsurlar olduğu bir politikadır. Asıl odak noktası dört büyük şehir olmasına rağmen diğer şehirler de ulusal yaklaşıma dahil edilmiştir.

Portekiz:

Portekiz’in ‘Evsizlerin Bütünleştirilmesi İçin – Önleme, Müdahale ve Takip Ulusal Politika’sı 2009’un Mart ayında ilan edildi. Bu, ülkenin ilk evsizlik politikası olup 2009-2015 yıllarını kapsamaktadır. Portekiz evsizlik sorunu için politika geliştiren ilk Güney Avrupa ülkesidir.

İsveç

İsveç yirmi yıllık ulusal evsizlik politikaları tarihine sahiptir. 2007-2009 yıllarını kapsayan ulusal politika, evsizleşen insan sayısını azaltmak (ve çocukların evsizleşmesini tamamen engellemek), bazı sosyal hizmetler ya da diğer kişi ve kurumlar tarafından sağlanan barınma yerleri veya eğitim amaçlı barınma merkezlerinde kalan insanların devlet barındırma kurumlarına geçişini sağlamak ve barınma seçenekleri sunulmadan hapishanelerden, tedavi ve bakım birimlerinden tahliye edilen insan sayısını azaltmak odaklıdır. Bu politikaya göre herkesin başının üstüne bir çatı garanti edilmeli ve bu kişilerin kişisel ihtiyaçlarını karşılamaya dayanan işbirliği içinde adımlar atılmalıdır.

Birleşik Krallık

İngiltere, İskoçya, Galler ve Kuzey İrlanda’da birbirinden ayrı evsizlik politikaları bulunmaktadır:

İngiltere

İngiltere 1990’ların sonunda sokakta uyumayı azaltma hedefiyle başlayan evsizlik sorununa çare bulma politikaları önemli sonuçlar almıştır. 1998’de hükümet sokakta uyuyan insan sayısını üçte iki oranında azaltmak için işe koyulmuştur. Bu amaç gerçekleştirildi ve 2008 yılında 2012 yılında sokakta uyumayı ortadan kaldırmayı amaçlayan yeni bir politikaya geçiş yapıldı. Söz konusu politika, yerel yönetimlere ve gönüllü derneklere üç yıl boyunca sağlanan 230 milyon poundluk evsizlik fonu ile finanse edilmektedir. Ayrıca İngiltere 2010 yılı itibariyle geçici barınma tesislerinde kalanların sayısını da yarıya indirmeyi amaçlamaktadır. Genel evsizlik politikası evsizliği önlemeye, ‘evsizlik tehlikesine açık insanlara destek sağlamaya’, evsizliğin nedenleri ve belirtileri ile ilgilenmeye, daha fazla insanın sokakta uyumaktan kurtarılmasına ve daha fazla ev sağlanmasına odaklanmaktadır.

İskoçya

İskoçya’nın 2001 ve 2003 yılları barındırma faaliyetleri evsiz insanlara barınma imkanı sunmaktadır. 2012 yılı itibariyle kendi rızaları dışında evsiz kalan tüm hane halkları, yasal olarak barınma hakkına sahip olacaklar.

Galler

2009 yılında, Galler altı stratejik amacı olan bir on yıllık evsizlik planı ilan etti. Bu amaçlar: mümkün olan her yerde evsizliği önlemek, kurumsal ve siyasi sınırlar üzerinden çalışmak, hizmet dağıtımının merkezine hizmeti kullananı koymak, sosyal eşitliği ve hizmet alımındaki eşitliği sağlamak ve kaynakları en iyi şekilde kullanmak.

Kuzey İrlanda

Kuzey İrlanda’nın ilk evsizlik politikası 2002 yılında yayınlandı. Politikanın üç yaklaşımı evsizliği önlemek, evsizlikten korunmak için insanlara yardım etmek ve bir ev edindiklerinde insanları desteklemeye yönelik düzenlenmiştir.

Norveç

Norveç’in evsizlikle mücadeledeki politikası ulusal bir politika olarak ‘Daimi Bir Eve Giden Yol’ adı altında 2004 yılında başlatıldı. 2007’nin sonu için şu hedefler konuldu: Haciz başvuruları % 50 ve haciz sonucu evinden olma vakaları %30 oranında azaltılacak, hapishanelerden tahliye olan hiç kimse geçici barınma yerlerinde barınmak zorunda bırakılmayacak ve herhangi bir kurumdan tahliye edilen hiç kimse geçici barınmaya yönelmek zorunda bırakılmayacak. Ayrıca, kimseye kalite sözleşmesi olmaksızın gece barınaklarında kalmaları teklif edilmeyecek ve hiç kimse geçici barınma yerlerinde üç aydan fazla kalmayacak, devlet bu kişilere en geç üç ayın sonunda kalıcı bir barınma yeri temin edecek. 2009’dan beri, Norveç gençlerin evsizliğiyle başa çıkmaya özel önem vermektedir.

Macaristan

Macaristan’ın Sosyal Sorunlar Bakanlığı 2008’de ulusal bir politika başlattı. Macaristan ulusal bir politika geliştiren ilk Doğu Avrupa ülkesidir. Fakat politika henüz tamamlanamadı veya gerçekleştirilemedi.

III. EVSİZLER İÇİN DEVLETTEN TALEPLERİMİZ:

Üç Ana Talebimiz

  1. Evsizlerimiz için başta büyük şehirlerimizde olmak üzere, valilik ve belediye işbirliği ile evsizler yurtları/merkezlerinin açılması ve 365 gün 24 saat boyunca hizmet vermesi. Bu tesislerde evsizlerin bakım, tedavi ve rehabilitasyonlarının sosyal hizmet uzmanları ve psikologlarca yapılması, üç öğün yemek verilmesi ve bu mekanlarda koşulsuz ve süresiz kalma imkanının sunulması. Ankara SHÇEK’in altı ay boyunca verdiği hizmetin, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin ise soğuk kış aylarında birkaç ay için Alibeyköy’deki spor salonunda verdiği hizmetin kalıcılaştırılması, 365 güne çıkarılması ve niteliğinin iyileştirilmesi.
  2. Bu tesisler açılıncaya kadar, devletin ilgili kurumları tarafından bina veya otellerin kiralanıp soğuk kış aylarına girdiğimiz şu günlerde acilen faaliyete sokulması.
  3. Sokakta yaşayan insanlarımızı 24 saat telefonla yetkililere bildirebileceğimiz bir telefon servisinin sağlanması, bu servisin sağlık ve sosyal hizmet uzmanları, kolluk güçleri ve kurulması önerilen evsiz merkezleriyle koordineli çalışması.

Ayrıntılı Taleplerimiz

  • Farklı ihtiyaçlar için farklı merkezler: Sokakta yaşayan evsiz insanlarımız bazen yalnız bir kadın ya da yalnız bir erkek olabildiği gibi bazen çocukları da yanında olan bir kadın ya da bir erkek, bazen karı koca, bazen de çocuklarıyla birlikte sokakta kalan bir aile olabiliyor. Evsiz merkezleri bu durum göz önünde bulundurularak kurulmalı ve organize edilmeli. Örneğin sokakta kalan evsiz bir kadının yanında 15-16 yaşında oğlan çocuğu olabiliyor. Bu durumda olan insanlarımızın da çocuklarından ve ailesinden ayrı bırakılmayacağı şekilde bir hizmet modeli sunulmalıdır. Bazı evsiz kadınlar güç bela boş yer sağlanan kadın sığınma evlerine yerleştirilmeye çalışılsa bile yanında yaşı biraz büyük erkek çocuğu olduğu zaman kadın sığınma evleri de kapılarını bu insanlarımıza kapatmaktadır.
  • Aileler ve yalnızlar – madde bağımlısı olanlar için ayrı merkezler: Evsizler için cinsiyet ve özel durumlarına göre ayrı ayrı hizmetler sunulabilecek farklı evsiz merkezleri kurulmalıdır. Yukarıda da anıldığı üzere kimi Avrupa Birliği ülkelerinde evsizlere yönelik kadın ve erkekler için ayrı ayrı evsizler merkezleri, açıldığı gibi alkol ve madde bağımlısı evsizler için de farklı mekanlar oluşturulmaktadır.
  • Ruh sağlığı bozuk evsizler için: İl sağlık müdürlükleri ve bunlara bağlı ruh ve sinir hastalıkları hastanelerinde, sokaktaki evsiz insanlarımızın yer yok diye kabul edilmemesiyle ilgili sorunlar acilen giderilmelidir. Sokakta yaşayan evsiz insanlarımızın bir bölümü akıl ruh sağlığı yerinde olmadığı için bu insanlarımızın emniyet, jandarma, zabıta, SHÇEK, sağlık görevlileri vb. tarafından ilk etapta akıl ve ruh sağlığı yönünden tedavilerinin sağlanması için yatılı akıl ve ruh sağlığı hizmetleri veren uygun hastanelere götürmelidirler. Söz konusu evsizlerimizin ilgili hastanelere yatırılıp ücretsiz olarak tedavi ettirilmesi, ardından ruhsal özürlü kapsamında SHÇEK bünyesindeki sosyal bakım ve rehabilitasyon merkezlerine yerleştirilmeleri gerekmektedir. Sağlık bakanlığının ilgili yönetmeliklerinde bu hususlar belirtilmekle birlikte uygulamada ciddi sıkıntılar mevcuttur.
  • Evsizlerimizin topluma kazandırılması için gereken ileri adımlar: Kuşkusuz yukarıda anlatılan taleplerimiz karmaşık bir toplumsal sorun olan evsizliğin acil ve yakıcı veçhesinin, yani evsiz insanlarımızın sokakta karşılaştıkları yoksulluktan tacize, yalıtılmışlıktan ölüme her türden yakıcı sorunun geçici çözümüne yöneliktir. Evsizlerimizi topluma yeniden kazanmak için atılması gereken adımlar sorunun ileriki bir boyutudur ve yukarıda bahsedilen Avrupa Birliği ülkelerinde uygulanmakta olan farklı modeller örnek alınabilir. Sözü bir kez daha TBMM İnsan Hakları Komisyonu’nun raporuna bırakmanın yeridir: “Özürlüler dışındaki kadın ve erkek evsizlerin ilk bakımları yapıldıktan sonra kısa vadede barınma sorunları çözülse dahi bu çözüm geçicidir. Uzun vadede bu kişilerin topluma kazandırılmaları ve meslek edindirilmeleri yönünde de çalışmalar yapılmalı, hukuki alt yapısı tam olarak hazırlandıktan sonra sivil toplum örgütleri, yerel yönetimler ve merkezi idarenin kurumlarının işbirliği içerisinde çalışabileceği bir yapı oluşturulmalıdır.”[23]

KAYNAKÇA

Altun, G. “1991-1995 Yılları Arasında İstanbul’da görülen evsiz ölümleri”, Trakya Üniversitesi Uzmanlık Tezi, Edirne, 1997.

Ankara İl Sosyal Hizmetler Müdürlüğü. Evsiz Vatandaşların Geçici Barınma Yerlerinden Yararlandırılması Projesi. 28 Haziran 2011

http://ankarashcek.gov.tr/index.php?option=com_content&view=article&id=130%3Aevsiz-vatandalarn-gecici-barnma-yerlerinden-yararlandrlmas-projesi&Itemid=163

Aykaç, Çağlar ve M. Ezel Yılmaz. “Evli evine, köylü köyüne; evsiz nereye?” İstanbul Dergisi.

http://www.belleklerdekiistanbul.org/files/file/evli_evine_koylu_koyune.pdf

FEANTSA, the European Federation of National Organizations Working with the Homeless. http://www.feantsa.org/code/en/hp.asp

FEANTSA. Ending Homelessness: A Handbook for Policy Makers, 2010.

http://www.feantsa.org/files/freshstart/Campaign_2010/background_docs/FEANTSA_handbook_EN_FINAL.pdf

Işıkhan, Vedat. Kentlerin Gölgesinde Yaşayan Evsizler. Ankara, 2002.

Işıkhan, Vedat. “Türkiye’de Evsizler Sorunu ve Sosyal Hizmet,” Küreselleşen Dünyada; Sosyal Hizmetlerin Konumu, Hedefleri ve Geleceği Sempozyum Sunum Kitabı, T.C. Başbakanlık Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu, Nisan 2006, Antalya.

http://www.shcek.gov.tr/userfiles/pagefiles/diger-yayinlar/Ul.Sos.Hiz.SempozyumKitabi.pdf

Meneviş, B. “Evsizler” DPT ve Türk Ulusal Ajansı, Ankara, 2006.

Özdemir, Uğur. “Evsizlik ve Evsizlere Genel bir Bakış,” Toplum ve Sosyal Hizmet, Cilt 21, Sayı 2, Ekim 2010.

SHÇEK Genel Müdürlüğü. 1. Sosyal Hizmetler Şurası Sonuç Belgesi. Ankara: 19-21 Nisan 2004

http://www.shcek.gov.tr/1-sosyal-hizmetler-surasi-sonuc-belgesi.aspx

ŞEFKAT-DER. Evsizlere İlişkin Dilekçe Örnekleri ve Üye ve Destekçileri Bilgilendirme Metinleri.

Türkiye Büyük Millet Meclisi İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu, Ankara Şehirlerarası Terminal İşletmesinde (AŞTİ) Barınan Evsizler Hakkında İnceleme Raporu, 14 Nisan 2010 http://www.tbmm.gov.tr/komisyon/insanhaklari/belge/evsizler_raporu.pdf

Yağan, M. “Ankara’da Evsiz Ölümleri”, Gazi Üniversitesi Uzmanlık Tezi, Ankara, 2009.

Yıldız, Hıdır. “Evsizlerle İlgili Bir Sosyal Hizmet Modeli Önerisi”  http://psikiyatriksosyalhizmet.com/evsizlerle-ilgili-bir-sosyal-hizmet-modeli-onerisi

HABER METİNLERİ

Bir Kış Gecesi

http://www.fatihpinar.com/m_birkisgecesi.asp

Beyoğlu Kaymakamlığı Evsizler Evi

http://www.beyoglu.gov.tr/tr/?ai=352&k=109&mb=Sosyal%20Yardımlaşma%20ve%20Dayanışma%20Vakfi

Büyükşehir Evsiz Vatandaşları Misafir Ediyor, 07.03.2011

http://www.ibb.gov.tr/tr-TR/Pages/Haber.aspx?NewsID=19202

Eğer Bir Kış Gecesi Bir Evsiz… 27.01.2010

http://www.ntvmsnbc.com/id/25049586/

Evsizler Evi Bu Kış Kapalı, 21.10.2011

http://www.birgun.net/actuels_index.php?news_code=1319197449&day=21&month=10&year=2011

İnsanlık İçin Eksi 4 Derece Bekleniyor!, 05.01.2011

http://gundem.milliyet.com.tr/insanlik-icin-eksi-4-derece-bekleniyor-/guncel/gundemdetay/06.01.2011/1335423/default.htm

İstanbul’un Ortasında Donarak Öldü, 17.10.2011

http://www.radikal.com.tr/Radikal.aspx?aType=RadikalDetayV3&ArticleID=1066664&Date=17.10.2011&CategoryID=77

Kimsesizlerin Kimsesi Projesi Evsiz Vatandaşlara Umut Oldu, 26.06.2011

http://www.zaman.com.tr/haber.do?haberno=1151277

Unuttuğumuz İnsanlar Evsizler, 02.12.2009

http://arsiv.ntvmsnbc.com/news/39620.asp

Yaşlı Evsiz Donarak Öldü, 01.01.2011

http://www.zaman.com.tr/multimedya.do?tur=video&aktifgaleri=9313


[1] Cahit Koytak bu şiirini “Biz şehirlileri, yalnızca depremzedeler için değil, fakat, dünyanın bütün şehirlerinde sokakta yaşayan ve geceleri başlarını evlerimizin ve yüreklerimizin eşiğine koyarak sabahlayan yüz binlerce, belki milyonlarca ‘Evsiz’ kardeşimiz için de dünyayı ‘bayram yeri’ne çevirmeye çağıran ve bu yıl Bayram’ı, onlar gibi, geceyi sokakta geçirerek karşılayan AKDER, EMEK VE ADALET PLATFORMU, KALPLERE SEVİNÇ BIRAKANLAR İNİSİYATİFİ, ÖZGÜR AÇILIM PLATFORMU, MAVERA GENÇLİK HAREKETİ ve MAZLUMDER gönüllüleri için…” diyerek Taraf’taki köşe yazısında bizlere hatırlatmıştır.

http://www.taraf.com.tr/cahit-koytak/makale-evsiz.htm

[2] Uğur Özdemir, “Evsizlik ve Evsizlere Genel bir Bakış,” Toplum ve Sosyal Hizmet, Cilt 21, Sayı 2, Ekim 2010.

[3] http://www.zaman.com.tr/multimedya.do?tur=video&aktifgaleri=9313

[4] http://www.radikal.com.tr/Radikal.aspx?aType=RadikalDetayV3&ArticleID=1066664&Date=17.10.2011&CategoryID=77

[5] Bu yaş kadınlar için 55’tir, zira 55 yaş üstü kadınlar Darulaceze’ye kabul edilebilmektedir.

[6] http://gundem.milliyet.com.tr/insanlik-icin-eksi-4-derece-bekleniyor-/guncel/gundemdetay/06.01.2011/1335423/default.htm

[7] Fatih Pınar’ın imzasını taşıyan evsiz insanlarımızı konuşturan son derece nitelikli ve etkileyici bir foto-röportaj için bknz.

http://www.fatihpinar.com/m_birkisgecesi.asp

Evsizlerin sorunlarını, sıkıntılarını yansıtan iki nitelikli haber için bknz.

http://arsiv.ntvmsnbc.com/news/39620.asp

http://www.ntvmsnbc.com/id/25049586/

[8] Türkiye Büyük Millet Meclisi İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Ankara Şehirlerarası Terminal İşletmesinde (Aşti) Barınan Evsizler Hakkında İnceleme Raporu 14 Nisan 2010 http://www.tbmm.gov.tr/komisyon/insanhaklari/belge/evsizler_raporu.pdf

[9] Konuya ilişkin bir dizi araştırma için bknz.

Altun, G. “1991-1995 Yılları Arasında İstanbul’da görülen evsiz ölümleri”, Trakya Üniversitesi Uzmanlık Tezi, Edirne, 1997.

Işıkhan, V. Kentlerin Gölgesinde Yaşayan Evsizler. Ankara, 2002.

Meneviş, B. “Evsizler” DPT ve Türk Ulusal Ajansı, Ankara, 2006.

Özdemir, U. “Evsizlik ve Evsizlere Genel bir Bakış,” Toplum ve Sosyal Hizmet, Cilt 21, Sayı 2, Ekim 2010.

Yağan, M. “Ankara’da Evsiz Ölümleri”, Gazi Üniversitesi Uzmanlık Tezi, Ankara, 2009.

[10] http://www.ibb.gov.tr/tr-TR/Pages/Haber.aspx?NewsID=19202

[11] Özdemir, U. “Evsizlik ve Evsizlere Genel bir Bakış,” Toplum ve Sosyal Hizmet, Cilt 21, Sayı 2, Ekim 2010, sf. 79.

[12] http://www.beyoglu.gov.tr/tr/?ai=352&k=109&mb=Sosyal%20Yardımlaşma%20ve%20Dayanışma%20Vakfi

[13] http://www.birgun.net/actuels_index.php?news_code=1319197449&day=21&month=10&year=2011

[14] http://www.shcek.gov.tr/1-sosyal-hizmetler-surasi-sonuc-belgesi.aspx

[15] Vedat Işıkhan, “Türkiye’de Evsizler Sorunu ve Sosyal Hizmet,” Küreselleşen Dünyada; Sosyal Hizmetlerin Konumu, Hedefleri ve Geleceği Sempozyum Sunum Kitabı, T.C. Başbakanlık Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu, Nisan 2006, Antalya.

http://www.shcek.gov.tr/userfiles/pagefiles/diger-yayinlar/Ul.Sos.Hiz.SempozyumKitabi.pdf

[16] http://www.icisleri.gov.tr/default.icisleri_2.aspx?id=2678

[17] Evsiz Vatandaşların Geçici Barınma Yerlerinden Yararlandırılması Projesi, 28 Haziran 2011

http://ankarashcek.gov.tr/index.php?option=com_content&view=article&id=130%3Aevsiz-vatandalarn-gecici-barnma-yerlerinden-yararlandrlmas-projesi&Itemid=163

[18] http://www.zaman.com.tr/haber.do?haberno=1151277

[19] http://www.tbmm.gov.tr/komisyon/insanhaklari/belge/evsizler_raporu.pdf

[20] Tüm değerlendirmeler “FEANTSA, the European Federation of National Organizations Work”ün resmi web sitesinden alınmıştır: http://www.feantsa.org/code/en/hp.asp

[21] European Journal of Homelessness, European Federation of National Organizations Working with the Homeless, ETHOS: the European Typology of Homelessness and Housing Exclusion

[22] Ending Homelessness: A Handbook for Policy Makers

http://www.feantsa.org/files/freshstart/Campaign_2010/background_docs/FEANTSA_handbook_EN_FINAL.pdf

[23] http://www.tbmm.gov.tr/komisyon/insanhaklari/belge/evsizler_raporu.pdf

 

“EVSİZ”

Kaderinin çullarına sarınmışsın;

Gare de Nice’de, kaldırımda

Yan gelmiş yatıyorsun:

Dünya senin evin,

Şehir senin çıkınından saçılmış.

Dünyanın her yerinde

Evsizlerle şairlerin

Aynı budaklı ağaçtan yontulduğunu

Söylüyor gözlerin;

Aynı huysuz rüzgârların dolaştığını

Mağaralarımızda.

Ve dünyanın her yerinde,

Tanrılar geçerken kırk atlı arabalarla

Arasından budala ölümlülerin,

Şan olsun diye atıldığımızı

Altına, toynakların ve tekerlerin..

Dükkânını, tezgâhını dağıtmış,

Kaderinin çullarına sarınmışsın.

Dünya senin evin

Ve çıkınındaki hiçbir şey

Satılık değil;

Ne çarmıhta duruşun,

Düğüm düğüm bakışın oyunlarımıza:

Aldıklarımıza, sattıklarımıza;

Ne anlaşılmaz sözlerin,

Sevişmelerin didişmelerin

Alınıp satılmayan bir Tanrıyla ..

Bak, şairler beygirlerini çatlaşmış,

Ciğerlerini paralamışlar

Panayıra yetişmek için.

Ve hurçlarından saçılan her şey senin:

Gecenin sırları, sabahın süsleri,

Zekânın harikaları, sanatın hârikaları…

Göğün bohçasına sığmayan

Rüzgârlar, yağmurlar, taunlar;

Ve Tanrının rüzgârlara söylettikleri,

Yağmurlara söylettikleri;

Sahipsiz köpeklere, serserilere;

Tütünle ve kahırla

Harlanmış sesleriyle genizden

Söylettikleri sarhoş fahişelere;

Şiirin bohçasına sığmayan

Onca çığlık ve sitem:

Ruhun kırpıntıları…

Hepsi senin çullarına yamanmış;

Sen sürgün, sen evsiz, sen Sezar,

Roma’yı kaybetmişsin, ama

Bak işte dünyayı kazanmışsın oyunda:

Ne top ne tüfek, ne asker;

Yalnızca sessiz mi sessiz

Bir evet

Ve koçbaşı gibi gümbürdeyen

Katıksız bir hayır’la!

 

Yoksulların ve Şairlerin Kitabı

Cahit Koytak[1]

I. TÜRKİYE’DEKİ EVSİZLERE DAİR DURUM TESPİTİ:

a. Evsizlerimizin gündelik hayatı, sıkıntıları, çileleri

o Evsizlik “gelişmiş” Batı ülkelerinde ciddi şekilde kangrenleşmiş, ancak artık ülkemizde de giderek artan bir şekilde kendini hissettiren karmaşık bir sosyal sorundur. Birleşmiş Milletler’in raporlarına göre dünyada 100 milyona yakın evsiz bulunmaktadır. Hacettepe Sosyal Hizmet Bölümü öğretim üyesi Uğur Özdemir’in ifadesiyle “evsizlik, 21. yüzyılda insanlığın içinde bulunduğu trajedinin de en önemli göstergelerinden biridir.”[2]

o Evsizliğin sebeplerine dair çok sayıda tez bulunmaktadır. Özdemir yukarıda alıntılanan makalesinde evsizliğin kısa ve uzun dönemli olarak ikiye ayrıldığına işaret etmekte ve kısa dönemli evsizliğin oluşumundaki temel nedenin ekonomik sorunlar olduğuna işaret etmektedir. Uzun dönemli evsizlik tabiri ise literatürde iki ya da daha fazla yıl evsiz durumda yaşayan kişiler için kullanılmaktadır. Bu kişilerin genelde ” kazanma gücünü kaybetmiş, arkadaşlık ve aile ilişkileri yok olmuş, sosyal ağları bozulmuş kişiler” olduklarına işaret edilmektedir. Meneviş ise evsizlere yönelik Türkiye’de yapmış olduğu araştırmadan hareketle evsizliğin öncelikli nedenini aile içi şiddet olarak saptamaktadır.

o Sokaklarda, parklarda, yıkıntı köşelerinde, cami avlularında yaz kış gece gündüz demeden çok ağır şartlarda yaşam mücadelesi veren, şiddete, tacize, tecavüze maruz kalan, üşüyen, hastalanan, donarak ölen, aç biçare durumdaki barınmasız, evsiz insanlarımıza toplum ve devlet tarafından yeterli ilgi ne yazık ki gösterilmemektedir.

o Sokakta yaşam savaşı veren, evsiz insanlarımızın önemli bir kısmının üstü başı perişan olduğundan dolayı lokanta, çay ocağı, kafeterya gibi mekanlara da genelde kabul edilmezler, bankamatik kabinlerinden dahi çıkarılırlar, otogar, istasyon gibi mekanlarda hatta cami avlularında bile kalmalarına izin verilmez.

o Evsiz insanlarımızın önemli bir bölümünün akıl sağlığı yerinde değildir. Farklı sebeplerle evsiz kalmış, umutsuzluk ve çaresizlik içinde birkaç gecesini bile sokakta geçirmek durumunda kalan, sokağın tüm acımasızlığı ve zalimliği ile yüzleşen akıl sağlığı yerinde birinin psikolojisinin ne hale geleceği göz önüne getirilmelidir.

o Sokaklarda yaşayan binlerce evsiz insanımızdan biri, Fatih Kocamustafapaşa parkında yaşayan 63 yaşındaki Şerafettin Akgün 01.01.2011 tarihinde yılbaşı gecesi yeni yılın ilk saatlerinde donarak öldü.[3] Ve bu sene, erken gelen soğuklar 16 Ekim günü İstanbul Şişli’de bir evsiz vatandaşımızın canını aldı bile.[4]

o İstanbul Büyükşehir Belediyesi normal zamanlarda 18-60[5] yaş arası evsizlere yönelik ne yazık ki hiç bir barınma yeri sağlamadığı gibi dondurucu kış günlerinde evsizleri geçici de olsa bir barınakta toplamak için -4 dereceyi beklemektedir. Konuyla ilgili görüş alınan Avrupa Acil Tıp Birliği Başkan Vekili ve Herkes için Sağlık Deneği Başkanı Dr. Ülkümen Rodoplu konuyla ilgili şunları söylemiştir: “Evsiz, yaşlı veya kronik bir hastalığı olan kişi artı üç derecede dahi donabilir. Eksi dört dereceyi beklemek doğru değil. Uygulama artı bir derecede başlamalı.” Donma ya da donmaya yakın ısılarda vücut ısısının düşmesi anlamına gelen hipoterminin bazı risk grupları için çok tehlikeli olabileceğine dikkat çeken Rodoplu, 65 yaş üstü yaşlılar ile şeker, yüksek tansiyon, kalp ve damar hastalığı olanların ve 8 yaş altı çocukların daha büyük risk altında olduklarına dikkat çekmiştir: “Vücut ısısı yaklaşık 37 santigrad derece olarak kabul edilir. Bir insanın ısı kaybı başladığında vücudun standart ısı seviyesi düşer. 28-30 derecede bilinç kaybı, daha aşağı düşüşlerde ölüm gerçekleşir.”[6]

o Sokakta yaşayan evsiz insanlarımız ne yazık ki sadece donarak ölümler gerçekleştiği zaman kamuoyunun gündemine gelmektedir. İstisnalar hariç medyada görünür olmamaktadırlar.[7] Oysa ki evsiz insanlarımız yılın 365 günü büyük sıkıntılar yaşamakta, açlık ve hastalıkla boğuşmakta, şiddet görmekte, taciz ve tecavüzlere maruz kalmaktadır. Akıl ve ruh sağlığı yerinde olmayan evsizler ise daha da  zor bir yaşam mücadelesi vermekte, dertlerini bile anlatamaz, kötülüklerden ve zor şartlardan nasıl korunabileceklerini, insanlardan nasıl yardım isteyebileceklerini bilemez durumdadır.

o Evsizlerin kiminin kendi istekleriyle sokakta kalmak istediği söylenir. Israrla sokakta kalmak istiyorlar denen evsizler, ciddi derecede akıl ruh sağlığı bozuk olmuş olan evsizlerimiz arasında olabilmektedir. Daha önce bazıları akıl ruh sağlığı hastanelerinde, psikiyatri servislerinde kendilerine hapis hayatı gibi gelen bir hayat yaşadıkları, belki gereken ilgiyi göremediği ve rahat hareket edemedikleri için, yeniden o koşullarda yaşamaya zorlanacaklarını düşünerek sokaktan alınmaya karşı çıktıkları olabilmektedir. Ama şu bir gerçek ki, evsizler için 365 gün hizmet veren bir tesis, bir merkez mevcut değildir. Yani ortada bir tesis varmış da bu insanlar oraya gitmeyip sokakta kalmayı tercih ediyor değiller. Öncelikle bu yerlerin varlığı ve devamlılığı sağlanmalıdır.

o TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Ankara Otogarı’nda (AŞTİ) kalan bir evsizin komisyona başvurusu üzerine AŞTİ’de bir inceleme yapmış ve AŞTİ’de kalan evsizler hakkında 14 Nisan 2010 tarihinde konumuz açısından son derece önemli bir inceleme raporu yazmıştır. Söz konusu raporda evsizlerin kendi istekleriyle sokakta kaldıkları düşüncesinin yersiz olduğu ifade edilmiş, kamu kurumlarının sağladığı barınakların kapasite ve hizmet kalitesi bakımından yetersiz olduğu belirtilmiştir. Raporda görüşülen evsizlerden elde edilen izlenim şu sözlerle ifade edilmiştir: “genel olarak barınma evlerinde kendilerine kötü davranıldığını, üç öğün yemek verilmediğini, bu nedenle anılan kuruluşlarda uzun süre kalamadıklarını ancak kamu kurumları tarafından daha iyi bir barınma hizmeti verilmesi durumunda bir çok kişinin bu kuruluşlarda barınmayı tercih edeceği belirtilmiştir.”

o Söz konusu raporun sonuç bölümünde ise bu hususun altı çok daha net ifadelerle çizilmiştir: “Bu kişilerin birbirleri ile de sorunları olmakta, hırsızlık ya da fiziksel ve cinsel taciz/tecavüz olaylarının yaşandığı iddia edilmektedir. Bu yaşam koşulları içerisinde bile bu kişilerin zihninde AŞTİ’de barınmanın en iyi seçenek olduğu kanaati oluşmuştur. Zira kendileriyle görüşülen kişiler, ‘daha iyi imkanlar varken neden ben bu şartlarda yaşamayı tercih edeyim, daha iyisi sağlanırsa elbette giderim’ sitemini çokça dile getirmişlerdir. Bu sözler kurumlardan alınan bilgiler ışığında değerlendirildiğinde, kurumların sağladığı barınakların kapasite ve hizmet kalitesi bakımından yetersiz olduğu kanaatini doğurmaktadır. Ankara Valiliği ve Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin verdiği bilgilere göre Ankara’da sadece 45 kişilik bir barınma evi bulunmaktadır. Sadece AŞTİ’de bile günde ortalama 250 kişinin kalmakta olduğu düşünülürse, Türkiye’nin ikinci büyük şehri olan başkent Ankara için 45 kişilik barınma evinin yetersiz olduğu şüphesizdir.”[8]

b. Evsizlerin sayısı:

o Ülkemizde evsizlerle ilgili kapsamlı bir araştırma bulunmamaktadır. Mevcut araştırmalar dar kapsamlı örneklemlere dayanmakta, konuya ilişkin önemli tespitlerde bulunsalar da evsizlerin sayısına ilişkin bir sonuca varmamaktadırlar.[9] Evsizlerle ilgili düzenli çalışma yapan tek sivil toplum kuruluşu olan Şefkat Der gönüllülerinin 15 yıllık çalışmalarına dayanarak yaptıkları tahminlere göre İstanbul’da 7 bin ila 10 bin arasında, Türkiye genelinde de 70 binden fazla evsiz vatandaşımız vardır.

o Evsizlerin sayısına dair fikir verebilecek bir nesnel veri 2011 Ocak ayından Mart ayının başına kadar İstanbul Büyük Şehir Belediyesi’nin soğuktan koruma amacıyla Alibeyköy Tevfik Aydeniz Spor Salonu’nda misafir etmiş olduğunu duyurduğu evsiz sayısıdır. Belediye kendi internet sayfasında 7 Mart 2011 tarihli bir haberde şöyle demektedir: “Ocak ayından itibaren kendi isteğiyle gelip kendi isteği ile ayrılan 2187 vatandaşa hizmet verildi.”[10]

o Şefkat Der başkanı Hayrettin Bulan’a sözü bırakacak olursak: “İki yıl önceki kış mevsiminde, İstanbul’da sokakta yaşayan evsizlerimizin binden fazlası Alibeyköy’deki spor salonuna toplanabilmişti. Ama biz bu toplanan rakamların ancak onda bir olabileceğini düşünüyoruz. Görevlilerin ileri derecede akıl ruh sağlığı bozuk evsizleri ikna edemedikleri için sokakta bıraktığı çok oldu. Gizli evsizlerin çoğu da zaten spor salonlarında yoktu. Türkiye genelindeki verilerin de sokaktaki yaşlılar, yetişkinler, gençler, çocuklar dahil 70 bin altında olacağını düşünmüyoruz. Hele hele gizli evsizlerin varlığı da düşünüldüğünde bu rakamların çok daha üzerine çıkılır. Gizli evsizlerin, evsiz olduğu kıyafetlerinden belli olmaz, üstleri başları daha kötü derecelere ulaşmamıştır, çeşitli ekonomik sorunlar, ailevi problemler, işsizlik vb. sokaklarda yaşamaya başlatmıştır. Geç saatlere kadar açık çay ocağı, simit evleri, kahveler vb. mekanları, hastane acil servilerini kullanırlar, şartları düzelmezse sokakların kalıcı evsizleri arasına girerler.” Gizli evsiz olgusuna Özdemir de bahsedilen makalesinde önemle işaret etmektedir.[11]

c. Devletin evsizlere yönelik 365 gün sürekliliği olan nitelikli bir faaliyeti bulunmamaktadır:

o Türkiye’de devletin sokakta yaşayan evsizlerimizle ilgili sosyal devlet olmaya yaraşır, sürekliliği olan ve nitelikli bir hizmeti bulunmamaktadır. SHÇEK’in, valilikler, belediyeler ya da kaymakamlıkların süreklilik arzeden düzenli bir çalışması olmamıştır. İstanbul’da şimdiye kadar sadece Beyoğlu kaymakamlığı 2003 yılında sürekli açık olan bir evsizler evi açmıştı ama burası kapasitesi bakımdan oldukça yetersizdi, zira 12 milyonluk İstanbul’da 18 kişilik kapasiteye sahipti ve prensip olarak evsizleri 15 gün süreyle kabul etmekteydi.[12] İşin üzücü yanı bu evsizler evi 2011’in bahar aylarından beri tadilat sebebiyle kapalı durumdadır ve kısa vadede açılacağına dair bir emare bulunmamaktadır.[13]

o Devletin evsizlere yönelik düzenli ve sürekli faaliyette bulunması gerektiği yukarıda anılan TBMM İnsan Hakları Komisyonu raporunda olduğu gibi devletin farklı kurumlarından da yüksek sesle dile getirilmektedir. Örneğin Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü’nün 19-21 Nisan 2004 Ankara’da düzenlemiş olduğu I. Sosyal Hizmetler Şûrası’nın almış olduğu bir kararlardan birinde şöyle denmektedir:13 – Sosyal hizmet kuruluşları, başta büyük şehirler olmak üzere, evsiz ve kimsesiz olup sokaklarda yaşayanlar için, sürekli hizmet verecek gece barınma evleri kurmalıdır.”[14]

o Hacettepe Üniversitesi Sosyal Hizmetler Yüksekokulu Öğretim Üyesi Doç. Dr. Vedat Işıkhan, SHÇEK’in 2006’da düzenlediği “Küreselleşen Dünyada; Sosyal Hizmetlerin Konumu, Hedefleri ve Geleceği Sempozyumu”nda yapmış olduğu önemli sunumda Türkiye’deki evsizlere yönelik yapmış olduğu araştırmalardan hareketle devletin evsizlere yönelik faaliyetinin yetersizliğine işaret etmekte ve şunu belirtmektedir: “Kent merkezlerinde, sokaklarda, yemek, para ve uyuyacak yer ararken gördüğümüz evsizlere yönelik hizmet modellerini ivedilikle hayata geçirmek sosyal hizmet kurumlarının en önemli görevleri arasındadır.” Işıkhan “Çoğu ruh sağlığını yitirmiş durumda olan evsizlere yönelik [kış mevsimini ya da soğuk havaları beklemeden] geçici konutlar oluşturulmalıdır” demekte ve evsizlere sunulacak hizmette psikiyatrik boyutun önemine ve gerekliliğine işaret etmektedir.[15]

o Kamu otoritesinin evsizler konusunun ciddiyetinin ve öneminin farkında olduğunu fakat bir atalet içinde olduğunu belki en iyi ortaya koyan resmi belge 2003 yılında dönemin İçişleri Bakanı Abdulkadir Aksu tarafından “Sosyal Hizmetler ile ilgili olarak Merkez Birimlerine, Bağlı Kuruluşlara ve 81 İl Valiliğine” yayınlanan bir genelgedir. Söz konusu genelge “T.C. İÇİŞLERİ BAKANLIĞI Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliği BASIN AÇIKLAMASI NO:2003/07 ANKARA (27.02.2003)” altbaşlığı ile İçişleri Bakanlığı’nın internet sitesinde mevcuttur.[16] Genelgenin giriş paragrafında şu ifadeler yer almaktadır: “Ülkemizin topyekün gelişmesi ve sosyal hayatta her bireyin asgari kabul edilebilir seviyede bir sosyal gelişmişlik çizgisini yakalaması temel stratejimizdir. Bu stratejinin gerçekleşmesinde toplumsal imkanları yoğurarak ve yönlendirerek vatandaşımıza ulaştıran mülki ve mahalli idarelerimizin büyük bir rol üstlenmesi gereği aşikârdır.” İleriki satırlarda genelgenin üçüncü maddesinde doğrudan ve açık bir şekilde evsizlerle ilgili yapılması gerekenler şu şekilde ifade edilmiştir: “3- Her ilde, ilk etapta en az bir tane olmak üzere, gecelik veya belli bir dönem için barınacak yeri olmayan vatandaşların başvurabileceği sığınma evleri ya da merkezlerinin kurulması için mülki ve mahalli idareler ile sivil toplum kuruluşlarının işbirliği sağlanacaktır.”

o Ankara valiliğinin 2009 yılında başlattığı, 2010 yılında genişletmiş olduğu proje eksiklerine rağmen önemlidir. Ankara SHÇEK’in internet sitesinde bulunan 28 Haziran 2011 tarihli projenin ayrıntılı içerik metninde bir önceki paragrafta ifade edilen devletin evsizler konusundaki duyarsızlığı şöyle ifade edilmiştir: “Evsiz vatandaşlar sorunu ne yazık ki günümüze kadar yerel yönetimler ve kamu kurum ve kuruluşları tarafından görmezden gelinmiş ancak zaman geçtikçe bu sorun artık görmezden gelinebilecek bir sorun olmaktan çıkmış olup, bu nedenle evsiz vatandaşlar için sürekli hizmet verebilecek birimler açılması gerekmektedir.”[17] Yukarıda anılan TBMM İnsan Hakları Komisyonu’nun evsizlerle ilgili incelemesi ve kaleme aldığı raporun da etkisiyle Ankara SHÇEK harekete geçmiş söz konusu projeye başlamıştır. Ulus’ta bir otel kiralanmış, evsizlere 24 saat hizmet vermesi sağlanmış, bu evsizler evinde sosyal hizmet uzmanları ve psikologlar hizmet vermiştir. 2010’un Kasım ayında açılan evsizler evi 2011 Haziran ayında kapanmış, bu süre zarfında yetkililerin verdiği bilgiye 924 evsize farklı zamanlarda yuva olmuştur.[18] Yılın yaklaşık altı ayı boyunca açık tutulmasına rağmen söz konusu proje önemli bir adım ve örnektir. Özellikle İstanbul gibi nüfusu Ankara’nın iki mislinden fazla olan ve daha kozmopolit olan bir şehirde konusunda tek olan, 2003’te açılan ve sadece 18 yatak kapasitesine sahip evsizler evinin 2011’in bahar aylarından bu yana “tadilat” nedeniyle kapalı olması ile karşılaştırıldığında Ankara’daki evsizler evinin anlamı daha da net ortaya çıkar.

o Ankara’da altı ay açık olan evsizler evini hariç tutarsak ülkemizde özellikle 18-60 yaş arası barınmasız evsizlerimiz için hiçbir güvence bulunmamaktadır. 18 yaş altı çocukların devlete bağlı yetiştirme yurtlarında, 60 yaş üzeri yaşlılarımızın ise huzur evlerinde kalmaya hakları vardır. Fakat 18-60 yaş arasındaki vatandaşlarımızın böyle bir hakkı söz konusu dahi değil.

o Sokakta yaşayan barınmasız insanlarımızla alakalı yapmış olduğumuz ihbarlara ne yazık ki ilgili görevliler çoğu zaman geç gitmekte, hızlı müdahale etmemekte, kimi zaman ihbar tarihinden günler sonra bimekan insanın görüldüğü yere gidilmekte, bu takdirde doğal olarak söz konusu kişi bulunamamaktadır. Kimi hallerde kronik akıl hastası haline gelmiş evsiz insanımız çağırılan görevlilerce ikna edilemediği gerekçesiyle sokakta bırakılmaktadır. Her halükarda daha yakından bildiğimiz İstanbul örneğinde yetkili kişiler kendilerine bildirilen evsiz insanımızla ilgilense bile kendisini yerleştirecek bir devlet kuruluşu bulunamamakta, söz konusu kişi bir noktada tekrar sokağın acımasızlığına geri dönmek durumunda bırakılmaktadır. Sokakta karşılaştığımız ve yetkililere haber verdiğimiz çok sayıda evsiz insanımıza yerleşebilecekleri bir devlet kuruluşu bulunamadığına şahitlik eden çok sayıda arkadaşımız vardır. Öyle ki çabalarımız ve Şefkat-Der’in ilgisi sayesinde sokakta karşılaştığımız bir kadın evsizimizi Şefkat-Der’in Ümraniye’deki kadın sığınma evine bırakmaktan başka bir çare bulamadığımız olmuştur. Yine aynı şekilde İstanbul’da bir evsiz erkeği yerleştirecek bir kurum bulamamamızdan ötürü, günler süren ikna çabalarımız sonucunda Şefkat-Der’in Konya’daki erkek evsizler evine göndermişliğimiz vardır. Bu insanlarımıza kucak açanın ufak ve mütevazi bir sivil toplum kuruluşundan önce devletin ilgili kurumları olması gerektiği bizce açık ve acı bir gerçektir.

o Akıl ve ruh sağlığı bozulmuş evsizlerimizin İstanbul’da bulunmayan fakat kurulmasını talep ettiğimiz evsiz merkezlerine yerleştirilmeden önce eğer hastalıkları ağır durumdaysa ruh ve sinir hastalıkları hastanelerinde, hastalıkları daha hafif durumdaysa özel rehabilitasyon merkezlerinde tedavileri sağlanmalıdır. Ne yazık ki bu konularda yaşanan fiili durum bu noktadan çok uzaktır. Yukarda andığımız TBMM İnsan Hakları Komisyonu Raporu da özürlü evsiz vatandaşlarımızın acilen ilgili ve uygun “Bakım ve Rehabilitasyon Merkezleri”ne yerleştirilmeleri gerektiğini belirtmiştir.[19]

d. Sivil toplum faaliyeti:

o Türkiye’de sokakta yaşayan evsiz insanlarımız için Şefkat-Der’in yaptığı, organize ettiği mütevazi etkinliklerden başka düzenli bir sivil toplum faaliyeti tespit edemedik. Türkiye’de sokakta yaşayan on sekiz yaş üstü evsizler için düzenli faaliyet yürüten başka bir dernek ya da vakıf bildiğimiz kadarıyla bulunmamaktadır. Sokakta yaşayan çocuklar ile ilgili başta Umut Çocukları Derneği olmak üzere birkaç önemli dernek bulunmaktadır. İslami duyarlılığa sahip birkaç dernek ve vakıfın da sokakta yaşan çocuklarla ilgili kimi ufak çaplı faaliyetlerde bulunduğu bilinmektedir.

II. AVRUPA BİRLİĞİ ÜLKELERİNDE EVSİZLERE YÖNELİK UYGULAMALAR [20]

Raporun bu bölümünde, Türkiye’de evsizlere yönelik olarak uygulanması gereken politika ve hizmetlere fikir vermesi açısından Avrupa Birliği ülkelerindeki politika ve uygulamalara dair araştırmalarımızdan elde ettiğimiz bulguları kısaca paylaşmak istiyoruz. Evsiz profilini ve evsizliğin nedenleri saptama araştırmaları, evsizliği önleme çalışmaları, gerekli politikaları üretme ve yürütme süreçleri Avrupa’da çok yönlü olarak işlemektedir. Bu alanda yapılan çalışmalar akademik araştırmalarla yönlendirilir ve desteklenir (Örneğin: Avrupa Evsizlik Dergisi, Evsizler için Çalışan Ulusal Dernekler Avrupa Federasyonu, ETHOS: Evsizlik ve Barınma Dışlanması Avrupa Tipolojisi[21] bu alanda çalışma yürüten başlıca kuruluşlardır).

Yasama: Birçok Avrupa ülkesinde kamu otoritelerinin nüfusa konut sağlama yükümlülüğü anayasada veya konut yasalarında belirtilmiştir. Evsizler için bireysel olarak sosyal yardım talep etme hakkı yasayla sağlanmaktadır. Yerel yönetimlerin evsizlerle ilgili yükümlü olduğu görevler yasalarca belirtilir. Evsizlerle ilgili hizmet sağlanması ve strateji oluşturulması yasal yükümlülüktür.

Müdahale: Avrupa ülkelerinde genellikle basamak modelinden (staircase model), konut öncelikli bir modele (housing first) geçiş söz konusu. Önceden yaygın olan basamak modelinde evsiz insanların belirli aşamalardan geçerek (sosyal ve sağlık problemlerinin giderilmesi gibi), uzun vadede kalıcı konutlandırılmaları amaçlanırken, konut öncelikli model ise aksine başlangıç noktası olarak kalıcı konut edindirmeden sonra varsa diğer sağlık ve sosyal problemlerin çözümlenmesine odaklanır.

Örneğin, Fransa’da öncelikli ihtiyacın ev olduğundan hareketle ve 2009-2012 yılları arasında konut öncelikli program uygulanarak evsizliğinin önüne geçme stratejisi takip ediliyor. Ayrıca, Finlandiya konut öncelikli model uygulanmakla birlikte, uzun vadede evsizliği önlemek için aktif rehabilitasyon desteği de sağlıyor. Ayrıca, evsizliği önleme noktasında uzun vadeli çalışmalar ve gerekli özel müdahaleler de söz konusu.

Uygulama: Belediyeler ya doğrudan (Almanya, İsveç, İngiltere de olduğu gibi) ya da STK’lar aracılığıyla, STK’ları fonlayarak hizmet yürütmekteler.

Önleyici çalışmalar: Evsizlik durumuna karşı önlem alma çalışmaları da söz konusudur, hatta AB ülkelerinde genel kanı önleyici çalışmaların evsizlikle mücadelede en öncelikli adım olması gerektiği yönündedir. Tüm ülkelerin yayınlanan evsiz stratejileri önleyici çalışmalardan bir öncelik olarak söz eder. Örneğin Avusturya ve Almanya’da haciz edilme ihtimali bulunan haneler için özel önleme merkezleri vardır.

Önlemler: “Avrupa Evsizlik üzerine Konsensus Konferansı, 9-10 Ekim 2010” sonucunda evsizlere yönelik oluşturulan raporda, “çatısızlar” için acil konaklama imkânı, acil sığınma/barınma evleri oluşturulması, evsizler için geçici konaklama-geçici hosteller, uzun vadede de desteklenen veya basamaklı konaklama modelleri, şiddet mağdurları için sığınma evleri açılması önerilmiştir. Ayrıca, evsizler ve önceden evsiz olup barınma evlerine yerleştirilenler için destek programları, gündüz bakım evi, mobil yemek hizmetleri, sağlık, eğitim ve istihdam gibi hizmetlerin gerekliliği vurgulanmıştır.

Örnekler:

Acil Durum Düzenlemeleri, Finlandiya Örneği: “Uzun Dönemli Evsizliği Azaltma Programı” kapsamında evsizler desteklenmiş ve bağımsız yaşama geçme sürecine destek hizmetlerinin yanında, sağlık ve sosyal hizmet görevlilerinin çalıştığı yemek, yıkanma ve sağlık hizmetinin 7/24 verildiği evsiz servis merkezleri var.

Evsizlere Yönelik Politika Uygulamaya İlk Kez Başlanması, Portekiz Örneği: “Sosyal Koruma ve Sosyal İçerme üzerine AB Stratejisi” bağlamında Avrupa Birliği komisyonunun, evsizlerle ilgili üye ülkeleri yaptırıma tabii tutacağını açıklamasına kadar Portekiz’de bu alanda ciddi bir uygulama yoktu. 2004-2005’te bütün yerel yönetimler ve belediyelerce uygulanan anketlerle durum tespiti yapıldı. 2007’de de devlet ve STK’lar bir araya gelerek, 2009 uygulamaya konan bir ulusal eylem planı geliştirdiler.

Konut Öncelikli Modelin Uygulanması, New York Örneği: Yürütülen bu çalışmada öncelikli olarak kalacak yer ve beraberinde de fiziksel ve zihinsel tedavi, madde bağımlılığı önlemleri, eğitim ve istihdam sağlanması hedefleniyor. Bu uygulama Washington DC, Philadelphia, Amerika’nın bazı eyaletleri, Kanada, Japonya, İspanya, Hollanda ve Portekiz’de de yürütülüyor (http://www.pathwaystohousing.org/).

Avrupa Birliği Ülkelerindeki Ulusal Evsizlik Politikalarından Örnekler: [22]

Danimarka

Danimarka’nın 1990’lardan beri yürürlükte olan ve kayda değer bütçelerle desteklenen evsizlik politikaları vardır. 2009-2012 yılları için, ‘Konut Öncelikli’ yaklaşımı başlangıç noktası olarak gören politikaya yaklaşık 67 milyon Euro ayrılmıştır. Bugünkü politikanın temel amaçları uyum güçlüğüyle başa çıkmak, evsiz gençlere hizmet veren yurtlara alternatifler bulmak, geçici barınma merkezlerinde kalma süresini azaltmak ve hastanelerden ve sağlık hizmetlerinden ayrılanlar için kalacak yer temin etmektir.

Finlandiya

Finlandiya 1987’den beri evsizlik politikaları sürdürmektedir ve bu konuda kayda değer ilerleme sağlamıştır. Bugünkü politikası 2011 yılı itibariyle uzun süreli evsiz insan sayısını yarıya indirmek ve 2015 yılı itibariyle de uzun süreli evsizlik problemini tamamen ortadan kaldırmaktır. 2009-2011 planına yıllık toplam 100 milyon euro ayrılmıştır. ‘Konut Öncelikli’ yaklaşımının öncülerinden biri olan Finlandiya sığınak barınmalarını tamamen ortadan kaldırarak yerine uzun süreli barındırma sağlamayı kendisine hedef edinmiştir.

Fransa

Fransa 2008-2012 yılları için barınma ve evsizlik meselelerini ulusal öncelikler olarak kabul etmiştir. 2009’un Kasım ayında kapsamlı bir evsizlik politikası yürürlüğe koymuştur. Bu politikanın temel amaçları sokaktaki insan sayısını önemli ölçüde azaltmak ve barınma ve evsizlik problemi çeken insanlar için daha insan merkezli, bireyselleştirilmiş ve birey haklarına dayanan bir hizmet gerçekleştirmektir. Yaklaşımın ana unsuru Fransa’da 2007 yılında yasal bir temele kavuşan barınma hakkının uygulanabilirliğinin sağlanmasıdır.

İrlanda

İrlanda 2008-2013 yılları için ‘Eve Giden Yol’ adında bir politika başlatmıştır. Bu politika daha önce uygulanmış bir dizi politika sonucunda gerçekleştirilen ilerleme üzerine kuruludur. Politikanın altı temel amacı vardır: evsizliği önlemek, sokakta uyumaya yönelmeyi ortadan kaldırmak, uzun süreli evsizliğin yok edilmesi, uzun süreli barındırma ihtiyaçlarının karşılanması, evsizler için etkili hizmetler sağlamak ve fon temininde daha iyi bir işbirliğinin gerçekleştirilmesi.

Hollanda

Hollanda’daki günümüz ulusal evsizlik politikası dört büyük şehirdeki evsiz nüfusun belirlenmesi odaklıdır. İlk amaç evsizler olarak tanımlanan birinci grup hedef kitlenin durumunun geliştirilmesidir. İkinci aşamadaki hedef ise evsizlik tehlikesine açık olarak tanımlanan ve daha geniş bir kitleyi oluşturan insanların evsizlik problemine maruz kalmalarını önlemek ve bu insanlar için uygun desteği sağlamaktır. Temel amaç 2013 yılı itibariyle evsizliği ortadan kaldırmaktır. Bu iyi finanse edilmiş ve kişiselleştirmenin ve bütünlüğün temel unsurlar olduğu bir politikadır. Asıl odak noktası dört büyük şehir olmasına rağmen diğer şehirler de ulusal yaklaşıma dahil edilmiştir.

Portekiz:

Portekiz’in ‘Evsizlerin Bütünleştirilmesi İçin – Önleme, Müdahale ve Takip Ulusal Politika’sı 2009’un Mart ayında ilan edildi. Bu, ülkenin ilk evsizlik politikası olup 2009-2015 yıllarını kapsamaktadır. Portekiz evsizlik sorunu için politika geliştiren ilk Güney Avrupa ülkesidir.

İsveç

İsveç yirmi yıllık ulusal evsizlik politikaları tarihine sahiptir. 2007-2009 yıllarını kapsayan ulusal politika, evsizleşen insan sayısını azaltmak (ve çocukların evsizleşmesini tamamen engellemek), bazı sosyal hizmetler ya da diğer kişi ve kurumlar tarafından sağlanan barınma yerleri veya eğitim amaçlı barınma merkezlerinde kalan insanların devlet barındırma kurumlarına geçişini sağlamak ve barınma seçenekleri sunulmadan hapishanelerden, tedavi ve bakım birimlerinden tahliye edilen insan sayısını azaltmak odaklıdır. Bu politikaya göre herkesin başının üstüne bir çatı garanti edilmeli ve bu kişilerin kişisel ihtiyaçlarını karşılamaya dayanan işbirliği içinde adımlar atılmalıdır.

Birleşik Krallık

İngiltere, İskoçya, Galler ve Kuzey İrlanda’da birbirinden ayrı evsizlik politikaları bulunmaktadır:

İngiltere

İngiltere 1990’ların sonunda sokakta uyumayı azaltma hedefiyle başlayan evsizlik sorununa çare bulma politikaları önemli sonuçlar almıştır. 1998’de hükümet sokakta uyuyan insan sayısını üçte iki oranında azaltmak için işe koyulmuştur. Bu amaç gerçekleştirildi ve 2008 yılında 2012 yılında sokakta uyumayı ortadan kaldırmayı amaçlayan yeni bir politikaya geçiş yapıldı. Söz konusu politika, yerel yönetimlere ve gönüllü derneklere üç yıl boyunca sağlanan 230 milyon poundluk evsizlik fonu ile finanse edilmektedir. Ayrıca İngiltere 2010 yılı itibariyle geçici barınma tesislerinde kalanların sayısını da yarıya indirmeyi amaçlamaktadır. Genel evsizlik politikası evsizliği önlemeye, ‘evsizlik tehlikesine açık insanlara destek sağlamaya’, evsizliğin nedenleri ve belirtileri ile ilgilenmeye, daha fazla insanın sokakta uyumaktan kurtarılmasına ve daha fazla ev sağlanmasına odaklanmaktadır.

İskoçya

İskoçya’nın 2001 ve 2003 yılları barındırma faaliyetleri evsiz insanlara barınma imkanı sunmaktadır. 2012 yılı itibariyle kendi rızaları dışında evsiz kalan tüm hane halkları, yasal olarak barınma hakkına sahip olacaklar.

Galler

2009 yılında, Galler altı stratejik amacı olan bir on yıllık evsizlik planı ilan etti. Bu amaçlar: mümkün olan her yerde evsizliği önlemek, kurumsal ve siyasi sınırlar üzerinden çalışmak, hizmet dağıtımının merkezine hizmeti kullananı koymak, sosyal eşitliği ve hizmet alımındaki eşitliği sağlamak ve kaynakları en iyi şekilde kullanmak.

Kuzey İrlanda

Kuzey İrlanda’nın ilk evsizlik politikası 2002 yılında yayınlandı. Politikanın üç yaklaşımı evsizliği önlemek, evsizlikten korunmak için insanlara yardım etmek ve bir ev edindiklerinde insanları desteklemeye yönelik düzenlenmiştir.

Norveç

Norveç’in evsizlikle mücadeledeki politikası ulusal bir politika olarak ‘Daimi Bir Eve Giden Yol’ adı altında 2004 yılında başlatıldı. 2007’nin sonu için şu hedefler konuldu: Haciz başvuruları % 50 ve haciz sonucu evinden olma vakaları %30 oranında azaltılacak, hapishanelerden tahliye olan hiç kimse geçici barınma yerlerinde barınmak zorunda bırakılmayacak ve herhangi bir kurumdan tahliye edilen hiç kimse geçici barınmaya yönelmek zorunda bırakılmayacak. Ayrıca, kimseye kalite sözleşmesi olmaksızın gece barınaklarında kalmaları teklif edilmeyecek ve hiç kimse geçici barınma yerlerinde üç aydan fazla kalmayacak, devlet bu kişilere en geç üç ayın sonunda kalıcı bir barınma yeri temin edecek. 2009’dan beri, Norveç gençlerin evsizliğiyle başa çıkmaya özel önem vermektedir.

Macaristan

Macaristan’ın Sosyal Sorunlar Bakanlığı 2008’de ulusal bir politika başlattı. Macaristan ulusal bir politika geliştiren ilk Doğu Avrupa ülkesidir. Fakat politika henüz tamamlanamadı veya gerçekleştirilemedi.

III. EVSİZLER İÇİN DEVLETTEN TALEPLERİMİZ:

Üç Ana Talebimiz

1. Evsizlerimiz için başta büyük şehirlerimizde olmak üzere, valilik ve belediye işbirliği ile evsizler yurtları/merkezlerinin açılması ve 365 gün 24 saat boyunca hizmet vermesi. Bu tesislerde evsizlerin bakım, tedavi ve rehabilitasyonlarının sosyal hizmet uzmanları ve psikologlarca yapılması, üç öğün yemek verilmesi ve bu mekanlarda koşulsuz ve süresiz kalma imkanının sunulması. Ankara SHÇEK’in altı ay boyunca verdiği hizmetin, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin ise soğuk kış aylarında birkaç ay için Alibeyköy’deki spor salonunda verdiği hizmetin kalıcılaştırılması, 365 güne çıkarılması ve niteliğinin iyileştirilmesi.

2. Bu tesisler açılıncaya kadar, devletin ilgili kurumları tarafından bina veya otellerin kiralanıp soğuk kış aylarına girdiğimiz şu günlerde acilen faaliyete sokulması.

3. Sokakta yaşayan insanlarımızı 24 saat telefonla yetkililere bildirebileceğimiz bir telefon servisinin sağlanması, bu servisin sağlık ve sosyal hizmet uzmanları, kolluk güçleri ve kurulması önerilen evsiz merkezleriyle koordineli çalışması.

Ayrıntılı Taleplerimiz

· Farklı ihtiyaçlar için farklı merkezler: Sokakta yaşayan evsiz insanlarımız bazen yalnız bir kadın ya da yalnız bir erkek olabildiği gibi bazen çocukları da yanında olan bir kadın ya da bir erkek, bazen karı koca, bazen de çocuklarıyla birlikte sokakta kalan bir aile olabiliyor. Evsiz merkezleri bu durum göz önünde bulundurularak kurulmalı ve organize edilmeli. Örneğin sokakta kalan evsiz bir kadının yanında 15-16 yaşında oğlan çocuğu olabiliyor. Bu durumda olan insanlarımızın da çocuklarından ve ailesinden ayrı bırakılmayacağı şekilde bir hizmet modeli sunulmalıdır. Bazı evsiz kadınlar güç bela boş yer sağlanan kadın sığınma evlerine yerleştirilmeye çalışılsa bile yanında yaşı biraz büyük erkek çocuğu olduğu zaman kadın sığınma evleri de kapılarını bu insanlarımıza kapatmaktadır.

· Aileler ve yalnızlar – madde bağımlısı olanlar için ayrı merkezler: Evsizler için cinsiyet ve özel durumlarına göre ayrı ayrı hizmetler sunulabilecek farklı evsiz merkezleri kurulmalıdır. Yukarıda da anıldığı üzere kimi Avrupa Birliği ülkelerinde evsizlere yönelik kadın ve erkekler için ayrı ayrı evsizler merkezleri, açıldığı gibi alkol ve madde bağımlısı evsizler için de farklı mekanlar oluşturulmaktadır.

· Ruh sağlığı bozuk evsizler için: İl sağlık müdürlükleri ve bunlara bağlı ruh ve sinir hastalıkları hastanelerinde, sokaktaki evsiz insanlarımızın yer yok diye kabul edilmemesiyle ilgili sorunlar acilen giderilmelidir. Sokakta yaşayan evsiz insanlarımızın bir bölümü akıl ruh sağlığı yerinde olmadığı için bu insanlarımızın emniyet, jandarma, zabıta, SHÇEK, sağlık görevlileri vb. tarafından ilk etapta akıl ve ruh sağlığı yönünden tedavilerinin sağlanması için yatılı akıl ve ruh sağlığı hizmetleri veren uygun hastanelere götürmelidirler. Söz konusu evsizlerimizin ilgili hastanelere yatırılıp ücretsiz olarak tedavi ettirilmesi, ardından ruhsal özürlü kapsamında SHÇEK bünyesindeki sosyal bakım ve rehabilitasyon merkezlerine yerleştirilmeleri gerekmektedir. Sağlık bakanlığının ilgili yönetmeliklerinde bu hususlar belirtilmekle birlikte uygulamada ciddi sıkıntılar mevcuttur.

· Evsizlerimizin topluma kazandırılması için gereken ileri adımlar: Kuşkusuz yukarıda anlatılan taleplerimiz karmaşık bir toplumsal sorun olan evsizliğin acil ve yakıcı veçhesinin, yani evsiz insanlarımızın sokakta karşılaştıkları yoksulluktan tacize, yalıtılmışlıktan ölüme her türden yakıcı sorunun geçici çözümüne yöneliktir. Evsizlerimizi topluma yeniden kazanmak için atılması gereken adımlar sorunun ileriki bir boyutudur ve yukarıda bahsedilen Avrupa Birliği ülkelerinde uygulanmakta olan farklı modeller örnek alınabilir. Sözü bir kez daha TBMM İnsan Hakları Komisyonu’nun raporuna bırakmanın yeridir: “Özürlüler dışındaki kadın ve erkek evsizlerin ilk bakımları yapıldıktan sonra kısa vadede barınma sorunları çözülse dahi bu çözüm geçicidir. Uzun vadede bu kişilerin topluma kazandırılmaları ve meslek edindirilmeleri yönünde de çalışmalar yapılmalı, hukuki alt yapısı tam olarak hazırlandıktan sonra sivil toplum örgütleri, yerel yönetimler ve merkezi idarenin kurumlarının işbirliği içerisinde çalışabileceği bir yapı oluşturulmalıdır.”[23]

KAYNAKÇA

Altun, G. “1991-1995 Yılları Arasında İstanbul’da görülen evsiz ölümleri”, Trakya Üniversitesi Uzmanlık Tezi, Edirne, 1997.

Ankara İl Sosyal Hizmetler Müdürlüğü. Evsiz Vatandaşların Geçici Barınma Yerlerinden Yararlandırılması Projesi. 28 Haziran 2011

http://ankarashcek.gov.tr/index.php?option=com_content&view=article&id=130%3Aevsiz-vatandalarn-gecici-barnma-yerlerinden-yararlandrlmas-projesi&Itemid=163

Aykaç, Çağlar ve M. Ezel Yılmaz. “Evli evine, köylü köyüne; evsiz nereye?” İstanbul Dergisi.

http://www.belleklerdekiistanbul.org/files/file/evli_evine_koylu_koyune.pdf

FEANTSA, the European Federation of National Organizations Working with the Homeless. http://www.feantsa.org/code/en/hp.asp

FEANTSA. Ending Homelessness: A Handbook for Policy Makers, 2010.

http://www.feantsa.org/files/freshstart/Campaign_2010/background_docs/FEANTSA_handbook_EN_FINAL.pdf

Işıkhan, Vedat. Kentlerin Gölgesinde Yaşayan Evsizler. Ankara, 2002.

Işıkhan, Vedat. “Türkiye’de Evsizler Sorunu ve Sosyal Hizmet,” Küreselleşen Dünyada; Sosyal Hizmetlerin Konumu, Hedefleri ve Geleceği Sempozyum Sunum Kitabı, T.C. Başbakanlık Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu, Nisan 2006, Antalya.

http://www.shcek.gov.tr/userfiles/pagefiles/diger-yayinlar/Ul.Sos.Hiz.SempozyumKitabi.pdf

Meneviş, B. “Evsizler” DPT ve Türk Ulusal Ajansı, Ankara, 2006.

Özdemir, Uğur. “Evsizlik ve Evsizlere Genel bir Bakış,” Toplum ve Sosyal Hizmet, Cilt 21, Sayı 2, Ekim 2010.

SHÇEK Genel Müdürlüğü. 1. Sosyal Hizmetler Şurası Sonuç Belgesi. Ankara: 19-21 Nisan 2004

http://www.shcek.gov.tr/1-sosyal-hizmetler-surasi-sonuc-belgesi.aspx

ŞEFKAT-DER. Evsizlere İlişkin Dilekçe Örnekleri ve Üye ve Destekçileri Bilgilendirme Metinleri.

Türkiye Büyük Millet Meclisi İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu, Ankara Şehirlerarası Terminal İşletmesinde (AŞTİ) Barınan Evsizler Hakkında İnceleme Raporu, 14 Nisan 2010 http://www.tbmm.gov.tr/komisyon/insanhaklari/belge/evsizler_raporu.pdf

Yağan, M. “Ankara’da Evsiz Ölümleri”, Gazi Üniversitesi Uzmanlık Tezi, Ankara, 2009.

Yıldız, Hıdır. “Evsizlerle İlgili Bir Sosyal Hizmet Modeli Önerisi” http://psikiyatriksosyalhizmet.com/evsizlerle-ilgili-bir-sosyal-hizmet-modeli-onerisi

HABER METİNLERİ

Bir Kış Gecesi

http://www.fatihpinar.com/m_birkisgecesi.asp

Beyoğlu Kaymakamlığı Evsizler Evi

http://www.beyoglu.gov.tr/tr/?ai=352&k=109&mb=Sosyal%20Yardımlaşma%20ve%20Dayanışma%20Vakfi

Büyükşehir Evsiz Vatandaşları Misafir Ediyor, 07.03.2011

http://www.ibb.gov.tr/tr-TR/Pages/Haber.aspx?NewsID=19202

Eğer Bir Kış Gecesi Bir Evsiz… 27.01.2010

http://www.ntvmsnbc.com/id/25049586/

Evsizler Evi Bu Kış Kapalı, 21.10.2011

http://www.birgun.net/actuels_index.php?news_code=1319197449&day=21&month=10&year=2011

İnsanlık İçin Eksi 4 Derece Bekleniyor!, 05.01.2011

http://gundem.milliyet.com.tr/insanlik-icin-eksi-4-derece-bekleniyor-/guncel/gundemdetay/06.01.2011/1335423/default.htm

İstanbul’un Ortasında Donarak Öldü, 17.10.2011

http://www.radikal.com.tr/Radikal.aspx?aType=RadikalDetayV3&ArticleID=1066664&Date=17.10.2011&CategoryID=77

Kimsesizlerin Kimsesi Projesi Evsiz Vatandaşlara Umut Oldu, 26.06.2011

http://www.zaman.com.tr/haber.do?haberno=1151277

Unuttuğumuz İnsanlar Evsizler, 02.12.2009

http://arsiv.ntvmsnbc.com/news/39620.asp

Yaşlı Evsiz Donarak Öldü, 01.01.2011

http://www.zaman.com.tr/multimedya.do?tur=video&aktifgaleri=9313


[1] Cahit Koytak bu şiirini “Biz şehirlileri, yalnızca depremzedeler için değil, fakat, dünyanın bütün şehirlerinde sokakta yaşayan ve geceleri başlarını evlerimizin ve yüreklerimizin eşiğine koyarak sabahlayan yüz binlerce, belki milyonlarca ‘Evsiz’ kardeşimiz için de dünyayı ‘bayram yeri’ne çevirmeye çağıran ve bu yıl Bayram’ı, onlar gibi, geceyi sokakta geçirerek karşılayan AKDER, EMEK VE ADALET PLATFORMU, KALPLERE SEVİNÇ BIRAKANLAR İNİSİYATİFİ, ÖZGÜR AÇILIM PLATFORMU, MAVERA GENÇLİK HAREKETİ ve MAZLUMDER gönüllüleri için…” diyerek Taraf’taki köşe yazısında bizlere hatırlatmıştır.

http://www.taraf.com.tr/cahit-koytak/makale-evsiz.htm

[2] Uğur Özdemir, “Evsizlik ve Evsizlere Genel bir Bakış,” Toplum ve Sosyal Hizmet, Cilt 21, Sayı 2, Ekim 2010.

[5] Bu yaş kadınlar için 55’tir, zira 55 yaş üstü kadınlar Darulaceze’ye kabul edilebilmektedir.

[7] Fatih Pınar’ın imzasını taşıyan evsiz insanlarımızı konuşturan son derece nitelikli ve etkileyici bir foto-röportaj için bknz.

http://www.fatihpinar.com/m_birkisgecesi.asp

Evsizlerin sorunlarını, sıkıntılarını yansıtan iki nitelikli haber için bknz.

http://arsiv.ntvmsnbc.com/news/39620.asp

http://www.ntvmsnbc.com/id/25049586/

[8] Türkiye Büyük Millet Meclisi İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Ankara Şehirlerarası Terminal İşletmesinde (Aşti) Barınan Evsizler Hakkında İnceleme Raporu 14 Nisan 2010 http://www.tbmm.gov.tr/komisyon/insanhaklari/belge/evsizler_raporu.pdf

[9] Konuya ilişkin bir dizi araştırma için bknz.

Altun, G. “1991-1995 Yılları Arasında İstanbul’da görülen evsiz ölümleri”, Trakya Üniversitesi Uzmanlık Tezi, Edirne, 1997.

Işıkhan, V. Kentlerin Gölgesinde Yaşayan Evsizler. Ankara, 2002.

Meneviş, B. “Evsizler” DPT ve Türk Ulusal Ajansı, Ankara, 2006.

Özdemir, U. “Evsizlik ve Evsizlere Genel bir Bakış,” Toplum ve Sosyal Hizmet, Cilt 21, Sayı 2, Ekim 2010.

Yağan, M. “Ankara’da Evsiz Ölümleri”, Gazi Üniversitesi Uzmanlık Tezi, Ankara, 2009.

[11] Özdemir, U. “Evsizlik ve Evsizlere Genel bir Bakış,” Toplum ve Sosyal Hizmet, Cilt 21, Sayı 2, Ekim 2010, sf. 79.

[15] Vedat Işıkhan, “Türkiye’de Evsizler Sorunu ve Sosyal Hizmet,” Küreselleşen Dünyada; Sosyal Hizmetlerin Konumu, Hedefleri ve Geleceği Sempozyum Sunum Kitabı, T.C. Başbakanlık Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu, Nisan 2006, Antalya.

http://www.shcek.gov.tr/userfiles/pagefiles/diger-yayinlar/Ul.Sos.Hiz.SempozyumKitabi.pdf

[20] Tüm değerlendirmeler “FEANTSA, the European Federation of National Organizations Work”ün resmi web sitesinden alınmıştır: http://www.feantsa.org/code/en/hp.asp

[21] European Journal of Homelessness, European Federation of National Organizations Working with the Homeless, ETHOS: the European Typology of Homelessness and Housing Exclusion

2 Responses

  1. 25 Kasım 2011

    […] Genel Önceki […]

  2. 24 Ekim 2012

    … [Trackback]…

    […] There you will find 21023 more Infos: emekveadalet.org/2011/11/25/turkiyede-evsizlere-dair-rapor-durum-tespiti-avrupa-birligi-ulkelerinden-uygulama-ornekleri-ve-taleplerimiz/ […]…

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir