Category: Yazılar ve Gündem
Esenler, Bağcılar, Yenikapı, Zeytinburnu gibi küçük tekstil atölyelerinin yoğun olduğu bölgelerde sabahın erken saatlerinde genç kadınların yollara düştüğünü görürüz. Henüz uykusunu alamamış bu genç kadınlar gözlerini ovuşturarak kendilerini 10-11 saat sürecek olan mesaiye hazırlarlar....
Yine küçük bir kız çocuğunun katledilmesi vesilesiyle, çocuk istismarı ve bunun cezası üzerine çokça konuşulmaya başlandığı bir süreçteyiz. İktidar ve onu destekleyenler çocuk istismarı ve cinayetlerine dair bir cezalandırma türü olarak idam ve kimyasal...
Kasım 2015 seçimlerinden sonra Kış Geldi, Parkalarımızı Giyelim! başlıklı bir yazı yazmıştım. Hatta çok bunaldığımdan safları sıklaştırmak için bazı girişimlerde bulunmuş ve benim gibi olanlarla birlikte ayazda kalmamak için bir takım işlere girişmiştim. Girişimler...
Konuşma ve söz söyleme imkanımızı daraltanlara, toplumsal iradeyi parselleyenlere inat kendi meclisimizi oluşturmak ve Ramazan’ın bereketini bölüşmek için yeryüzü sofrasında buluştuk. 24 Haziran seçimlerine az bir zaman kala hak ve adalet talebimizi ortaklaştırmak, 16...
Merhabalar ben Enes, hedef gösterilip tutuklanan, biraz burunları sürtsün akılları başlarına gelsin, diğer veletlere de ibret olsun diye hapse atılıp tutsak edilenlerdenim. Hani şu Boğaziçi Üniversitesindeki savaş karşıtı eylemi yapan, okutulmaması gereken komünist öğrenciler...
Türkiye 24 Haziran seçimine giderken son on beş yılda ürettiği enerjiye rağmen çözemediği üç temel sorunun altında eziliyor. Belki de son on beş yılın enerjisinin kontrolsüzce tüketilmesi sorunların daha da ağır şekilde hissedilmesinin temel...
İslamcılık Türkiye’ye ne vaat edebilir? Muhalif aktörken biriktirdiği mirasın izinden giderek artık cevaplayabileceğimiz bir soru değil bu. Son on beş yılda geçirilen değişimin ardından Türkiye’de hakim güç blokunun eklerinden birinin ismi İslamcılık olmuşken ne...
Arkadaşımız İlker Cörüt’ün Barış Ünlü’nün Türklük Sözleşmesi adlı kitabına/tezine eleştiri mahiyeti taşıyan uzun ve nitelikli bir yazısını yayınlamıştık. Türklük Sözleşmesi üzerine tartışmalar devam ettiğinden ve Türklük mefhumunun hala tartışılması ve yerlilik tartışmalarında değdiği noktanın...
Üretiyoruz. Üretiyoruz ancak ne patrona, ne devlete mal yetiştiremiyoruz. Kazandığımız para el alemin rekabetteki kuvvetinden, bizim çalışmamızın “veriminden” geçiyor. Daha kısa zamanda, hayatımızdan gittikçe daha fazlasını vererek, daha fazla ürün çıkarmaya uğraşıyoruz. Fakat bu...
Yalçın Yanık. İzmir’de yaşayan mütevazi bir deri işçisi. Biraz Afrikalı, biraz Türk. Aslında derdiyle dertlendiği Suriyeli işçiler kadar Suriyeli ve Kürt işçiler kadar da Kürt. Mülteci olmanın ne demek olduğunu derinden bilen, yurtlarından edilenlerin...