Bak Postacı Geliyor, Derdini Filme Çekiyor

Tam da bu cuma günü, PTT’deki taşeron işçilerin çilesine ve haykırışına şahit olmuşken, kadrolu da olsa bir başka postacı Kütahyalı Nevzat’ın bir çalışmasına denk geldik. İBB’de çalışan taşeron işçisi abilerimiz tv’de görmüşler, bayılmışlar. Hatta biz de böyle birşey çeksek diye söylendiler.  

Bir emekçinin böyle bir işe kalkışması, sonunda da böylesi bir sonuç çıkarması çok çok kıymetli. Meşhurların, zenginlerin, devletlilerin, okumuşların ötesindeki kocaman çoğunluk, ancak yukarıdan gelen projelerin destekçisi ve yeniden üreticisi olarak seslerini duyurabiliyor, kamusal alana çıkabiliyor. Bir de kafalarının tası atıp, işlerin her zamanki gidişatını durduklarında… Ki o da bu devirde çok zor, Allah kimseyi işsizlikle imtihan etmesin…

Türkiye’de yüzlerce emekçinin böylesi işlerle kendi emekçi hallerini görünür kıldığını düşünün… Görülmeyen, küçümsenen, değersizleştirilen emeklerini gözümüzün önüne serdiklerini; işlerin sadece patronlar, yöneticiler, devletlüler sayesinde yürümediğini hepimize, kendi ses ve sözleriyle haykırdıklarını… Alınterlerinin (sadece) maddî değil, manevi karşılığının peşine düştüklerini; paraya, başarıya ve makama tapar hale gelen toplumsal kültürü dönüştürmek, haysiyetlerini yeniden kazanmak için kültürel bir mücadele başlattıklarını…

Bazı yerlerde biraz sarksa da Nevzat bey iyi bir iş çıkarmış, derdini güzel bir şekilde anlatmış. İnternet/video çağında süreyi biraz daha kısa tutsaymış daha iyi olurmuş.
 
Çalışmanın bizim kuşak açısından “komedi dans üçlüsü”nü hatırlatan da bir nostaljik tarafı var: Gerçek ses kullanmayıp meramı şarkılarla anlatma tekniğini özlemişiz.
 
Nevzat beyin eline sağlık. Bir başlangıç niyetine…

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir