Siyasi Kutup Gerekliliği
Kapitalist ve ataerkil düzenden çıkış için yürütülen mücadele devrimci bir hedefe sahip olmadıkça sınıfa ve tahakküm ilişkilerine dayalı her zulüm kendini sistematik olarak devam ettirecek, yeniden üretecektir. Bu sebeple tahakküm ilişkilerini ortadan kaldırmak, üretim ve temsil ilişkilerini tersyüz etmek, bizleri ezen zulme karşı galip gelmek için devrimci bir perspektife ihtiyaç duymaktayız.
Bu sebeple toplumsal mücadelenin bu yönde örgütlenmesi, devrimci bir gücü üretebilmesi için; mücadelenin hem ekonomik (yaşamın maddi sürekliliğini örgütleyen), hem ideolojik/kültürel (toplumun mücadeleye katılımını örgütleyen), hem de politik (ekonomik ve ideolojik/kültürel mücadelenin kazanımlarını sürekli hale getirebilecek) cephelerini tarifleyerek hareket etmek zorundayız.
Kapitalizmin kuşatıcılığına karşı ekonomik mücadele, başta sendikalar, kooperatifler ve dayanışma örgütlenmeleri ile yaşamın maddi yönde sürdürülebilmesini kolaylaştırmayı hedeflemektedir. Bu araçlarla birlikte mücadele, işçilerin burjuvazi ve onun ideolojik-devlet aygıtları ile karşı karşıya geldiği ölçüde, sınıf bilincinin gelişmesine zemin sunan bir karşılaşma alanı haline gelir. Farklı toplumsal kesimler (öğrenciler, kadınlar, kent yoksulları vb.) ekonomik/gündelik taleplerini bu araçlarla örgütleyebilmektedirler.
Öte yandan kapitalizm ve ataerki, gerek dini, gerek liberal eğilimlerle hem teorik olarak, hem tutum düzeyinde kolaylıkla uyumlanabilmekte, örgütlenebilmektedir. Buna karşın, bireyci kurtuluş anlatılarının alt üst edilmesi ve kültür kamplarına bölünen topluma gerçek çelişkilerin gösterilebilmesi için, ideolojik mücadeleyi de örgütlemek gerekmektedir.
Bu mücadele cephesi temelde insanların sistematik zulümleri nasıl kavradıklarıyla ve zihnen mücadeleye nasıl kazandırılacaklarıyla ilgilenir. O yüzden, toplumsal eşitsizliklere dair mevcut anlam kurma pratiklerinin ıslahını ve toplumların tahakküm ilişkilerine karşı mücadeleci bir anlam kurabilmesini hedefler. İdeolojik mücadele dergi, gazete ve multimedya araçlarının kullanılması yoluyla sürdürülebildiği gibi, pratik anlamda eylem tarzını örgütleme biçimimizde de yürütülebilmektedir.
Bu bağlamda ideolojik ve ekonomik mücadelenin devrimci bir güç üretebilmesi için, bu mücadelelerin sürekliliğini temin eden politik bir kutuba/odağa ihtiyaç vardır. Tüm bu mücadeleleri savruk ve ayrıksı olmaktan, sistematik ve birleştirici olmaya yönlendirecek olan mücadele siyasi mücadeledir. Modern devlet yapısı içerisinde siyasi mücadelenin en temel aracı partidir. Parti, siyasi eylem etrafında örgütlenen ve siyasi anlamda temsiliyet mekanizmasının üretilebildiği yegane araçtır. Bu sebeple yönetim ilişkilerinde belirleyici olabilen yegane örgütlenme aracıdır da.
Bu politik kutup ancak toplumsal bir hareketin odağında olduğu müddetçe anlam kazanır. Bu sebeple EAP, devrimci bir mücadelenin yolunun devrimci/siyasi bir odak inşa etmekten geçtiğini, devrimci/siyasi bir odağın ise ekonomik ve ideolojik/kültürel mücadele aracılığıyla ilişki kurulabilmiş geniş toplumsal kesimleri içeren bir toplumsal hareketi temsil edebildiği ölçüde anlam kazandığını savunmaktadır. Bu yolda EAP, geniş toplumsal kesimlerin mücadelelerini birleştirebilmek adına çalışmakta ve kendini devrimci/siyasi odağı inşa edebilme yolunda bir inşa örgütü olarak tarif etmektedir. Bir inşa örgütü olmaktan sıyrılıp parti düzeyinde örgütlenmek, mücadelemizin kısa dönemli hedefleri arasında yer almaktadır.