Esenyurt Yangınında Yanarak Ölen 11 İşçi Kusurlu Sayıldı

Eğer bir memlekette üç kuruş para kazanmak için inşaatlarda son derece sağlıksız koşullarda çalışırken, kaldıkları derme çatma çadırlarda yanarak ölen işçileri ölümlerine birinci derece kusurlu, şirket yetkilisini ikinci derece kusurlu, şirket sahibini kusursuz gösteren bilirkişi raporları düzenleniyorsa ve her gün ortalama 4-8 işçi iş cinayetlerinde can veriyorsa o memlekette sözün bittiği yerdeyiz demektir. Peki bu işin kentsel sorumluları, siyasi sorumluları nerede? Daha oraya gelemiyoruz bile, Soma’da ölen 301 işçinin katili patron tutuklanmıyorsa ve bu ülkede memnuniyetsizliğini ifade eden herhangi bir genç gösteri ve yürüyüş kanununa muhalefetten 3-4 gün gözaltına alınıyorsa ve bu gözaltılar bazen uzun tutukluluklara dönüşüyorsa, ya  o sistemin değişmesi ya da vatandaşların hicret etmesi gerekir, yoksa böyle bir zulüm düzeninde huzurla yaşamak için insanın aklını ve vicdanını yitirmesi işten bile değil.

Esenyurt çadır yangınında ölen işçiler için verilen bilirkişi raporu ölen işçilerin yakınlarını çıldırtmış vaziyettedir. Bu konu ile ilgili İsmail Saymaz’ın haberini sizlerle paylaşıyoruz.

 

Esenyurt yangınında skandal rapor: Yanarak ölen 11 işçi de kusurlu sayıldı

http://www.radikal.com.tr/turkiye/esenyurt_yangininda_skandal_rapor_yanarak_olen_11_isci_de_kusurlu_saydilar-1195832

Esenyurt’taki AVM inşaatında 11 işçinin yanarak ölmesine ilişkin davaya uluşan ikinci bilirkişi raporunda, can veren 11 işçi, kaldıkları çadırın giriş kapısının yanına sünger yatakları istifleyip giriş çıkışı engelledikleri ve böylece kendi ölümlerine yol açtıkları için ikinci derece kusurlu sayıldı.

Emekli İş Güvenliği Müfettişi Cafer Tekbaş, Hukukçu Süleyman Ayhan ve Prof. Dr. Seyhan Fırat’ın hazırladığı 15 Nisan 2014 tarihli bilirkişi raporu, bugün davanın görüldüğü Bakırköy 4. ağır Ceza Mahkemesi’ne sunuldu.

Raporda, facianın asıl nedeninin, sahra çadırı denilen işçi koğuşunun güvenli olmaması gösterildi. Çadırın tek giriş çıkış kapısının olması kabul edilemez sayılırken, çadırın kolaylıkla tutuşan naylon plastikle kaplanması olması da,güvenlik ihlalinin delili kabul edildi. İşçiler için sağlıklı ve güvenli ve tehlikesiz koğuşlar oluşturmayan Kaldem İnşaat’ın da kusurlu olduğu ifade edildi. Aydınlatma lambasının sünger yataklara yakın olmasının yangına yol açabileceği, kablolardaki elektrik kontağı ve arkların yatakları tutuşturabileceği savunuldu. Çadırların ‘Ufo’ adı verilen ısıtıcılarla ısıtılmasının, elektrik kablolarının eklemeli ve bantlı olmasının, ısıtıcılarla çay demlenmesinin aşırı yüklenmeye ve elektrik kontağına neden olabileceği vurgulandı.

Raporda, ilk bilirkişi raporunda yer almayan, skandal bir tespitte bulunuldu. Hayatını kaybeden 11 işçi, kendi ölümlerinden ötürü kusurlu gösterilerek, şöyle denildi:
“Maktuller inşaat işçileri olup sahnra çadırı denen işçi koğuşunda kalmaktadır. İşçi koğuşunun yabancısı değildir. Sahra çadırının tek giriş/çıkış kapısı mevcuttur. Maktuller olay günü dışarıya çıkarılmış sünger yatakları verilen talimat üzerine tekrar içeriye alırken sünger yatakları kapı ağzındaki ranza üzerine istifleyerek tavana dek yığmışlar, dolayasıyla çadır giriş çıkışı güçleştirip zorlaştırmışlardır. Saat 21.00 sularında çadırda meydana yangın başlayınca tavana dek istiflenerek yığılmış sünger yataklar kayarak kapı ağzını kapatınca içeride olan kazalılar dışarıya çıkamamışlardır. Çadır giriş kapısı yanındaki ranza üzerinde sünger yatakları tavana dek istifleyerek yığan kazalılar çadırdan giriş çıkışı engelledikleri gibi yangın sırasında kapıyı kapatmasına da sebebiyet vermişlerdir ki, kusurludurlar. Maktüller kapı ağzına yanıcı sünger yatakları yığmakla can güvenliklerini tehlikeye atmışlardır ve akabinde de canlarından olmuşlardır.”

Raporda, Kaldem İnşaat’ın şantiyesinden sorumlu Abdullah Altun birinci derece kusurlu kabul edilirken, ölen 11 işçinin, iş güvenliği koordinatörü Cem Yıllar’ın, elektrik tesisatını yapan Şaban Bakırcı’nın, sünger yatakların kapıya yığılmasına neden olan şirket yetkilisi Kadir Altun’un ve taşeron şirketin şantiye şefi Erdal Gümüş’ün ikinci derece kusurlu olduğu ifade edildi. Esenyurt’ya hayatını kaybeden işçilerin aileleri, bu rapora itiraz ediyor.

 

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir