Emekçilerin Gündeminde Neler Oldu? (2 Ocak-15 Ocak 2024)

Emek ve Adalet Platformu olarak, bir süre önce yayınladığımız emek bültenlerini yeniden hazırlamaya karar verdik. En temel amacımız, Türkiye işçi sınıfının gündemini gündemimiz kılmak ve işçilerin sorunlarını, direnişlerini ve mücadele pratiklerini daha fazla görünür hale getirmek. Asgari ücretlerin açıklanmasının ertesinde, toplu sözleşmelerde maaş zammı talebiyle önemli grev dalgalarına şahitlik edeceğimiz bugünlerde son iki haftanın işçi eylemliliklerini ve kazanımlarını bültenimizde derledik, ilginize sunarız.


TÜRASAŞ İŞÇİLERİ EK ZAM İÇİN EYLEMDE

Türk-iş’e bağlı Tes-iş, Sağlık-iş, ve Harb-İş’in örgütlü olduğu Sivas Türasaş vagon fabrikasında çalışan işçiler, yüksek enflasyon ve düşük alım gücü sebebiyle maaşlarına ek zam talep ediyorlar. T. Harb-İş Genel Başkanı Alaattin Soydan’ın söylediklerine göre kamu çerçeve protokolü sonrası farklı tarihlerde yapılan toplu sözleşmelerin farklı zaman aralıklarındaki enflasyon verilerini baz alması sebebiyle, mart sözleşmesinde yer alan kamu işçilerinin maaşlarına ocak sözleşmesindekilere göre daha düşük zam yapılacağı görülüyor. Hali hazırda yüksek enflasyon ve düşük alım gücü kıskacında geçimini sağlamaya çalışan işçiler, iş yerinde ağır çalışma koşullarının üstüne mesai sonrası da merdiven altı tekstil atölyelerinde terzilik, motokurye ya da garson olarak çalışmak zorunda kalıyorlar. Bu koşullar altında yaşayan 26 binden fazla sendika üyesi bulunurken, sendikalar TÜHİS’e eşitsizliğin giderilmesi için ek protokol talep eden bir yazı gönderdi.

Bu şartlar altında TİS protokolünün hükmünü yitirmesiyle birlikte yemekhane eylemi yapan işçiler, sonraki süreçte de T.Harb-İş sendikasının altında eylemlerine devam edecekler: 8 Ocak’ta şube yöneticileri Ankara’ya yürüdü, 15 ocakta işçiler iş yerini geç terk etti, 17 ocakta ise yemek yememe eylemi yapılacak. 18 ocakta meydanlarda düzenlenecek basın açıklamasından sonra 24 ocakta “büyük Ankara mitingi” düzenlenecek.[1]https://www.evrensel.net/haber/507391/kamu-is-yerlerinde-kazan-kayniyor

TÜVASAŞ İŞÇİLERİ KENT MEYDANINA YÜRÜDÜ

Yine TÜRASAŞ’a bağlı Eskişehir TÜVASAŞ fabrikası işçileri, Eskişehir TÜRASAŞ bölge müdürlüğü önünden kent meydanına yürüdü. “Ek zam hakkımız söke söke alırız” sloganlarının yanı sıra “İşçiler burada Türk-İş nerede” slogan atarak, süreçte yetersiz kalan sarı sendikayı da protesto etti.

163 BİN METAL İŞÇİSİ MESS’İN TEKLİFİNE KARŞI GREVE ÇIKIYOR

Metal sektöründe işveren sendikası MESS ile yapılan toplu sözleşme görüşmelerinde uzlaşmaya varılamadı. 26 Eylül 2023’te başlayan görüşmeler 22 Kasım 2023’te Türk Metal Sendikasının masadan kalkmasıyla uyuşmazlık tutanağı tutulmuştu. Tutanağın ardından MESS 29 Aralık 2023’te teklifini %50’ye, 5 Ocak  2024 gününde ise %60’a çıkardı. İşçi sendikalarının bu zam tekliflerini Kabul etmemesi üzerine, Bosch, Ejot Tezmak, ZF Lemförder, Çayırova Boru, Çimsataş, Anadolu ISUZU, Sanel, Yücel Boru ve başka birçok fabrikada büyük metal grevinin habercisi eylemler düzenlendi.

Türk Metal Sendikası 9 Ocak 2024 günü grev kararı aldı, 11 Ocak Perşembe günü işse MESS sözleşmesi bulunan bütün iş yerlerinde eylem çağrısı yaptı, sonuç alınana kadar da “üretimden gelen gücü kullanmak da dahil olmak üzere” eylemlere devam edeceklerini bildirdiler.[2]https://www.turkmetal.org.tr/haber/turk-metalden-grev-karari

Grup Toplu İş Sözleşmesinde yer alan bir diğer sendika olan Birleşik Metal-İş 19 Ocak’ta 9 işletmeye bağlı 26 fabrikada, 23 Ocak’ta 3 işletmeye bağlı 6 fabrikada, 24 Ocak’ta ise 3 işletmeye bağlı 5 fabrikada aşamalı olarak greve gideceklerini açıkladı. Türkiye’nin özel sektörde en kapsamlı TİS’I olan MESS ile yürütülen bu Grup Toplu İş Sözleşmesi toplamda 163 bin metal işçisini ilgilendiriyor. Birtakım sosyal hak taleplerinin yanı sıra sözleşmeden net maaş beklentilerinin 35 bin 730 TL olduğunu ve bu yolda grev yasaklarını tanımayacaklarını belirten Birleşik Metal-İş Genel Başkanı Özkan Atar, “yurdun dört bir yanı grev ateşlerine tanık olacak” şeklinde konuştu.[3]https://www.indyturk.com/node/689071/haber/metal-sektöründe-bir-grev-kararı-da-birleşik-metalden-yurdun-dört-bir-yanı-grev

https://www.birlesikmetalis.org/index.php/en/86-guncel/basin-aciklamasi/2094-grev-t

Emekçilerin gitgide yoksullaştığı, patronların ise düşük ücretler ve ağır çalışma koşullarıyla onların üzerinden kar paylarını daha da artırdığı yeni asgari ücret döneminde de birçok iş yerinde grevlere şahit olacağız; metal işçilerinin grevi ise dönemin en büyük grev dalgalarından birisi olacak gibi duruyor.

İBB İSPER İŞÇİSİ TÜLAY ÇAL DİRENİŞİNİN 70. GÜNÜNDE

Tülay Çal, İBB’deki kadrolu görevinde çalışırken siyasi görüşleri ve alevi olması sebebiyle şeflerinden mobbinge maruz kalıyordu. Amirlerinin ayrımcılıklarına karşı ses çıkardığı için sürekli hakkında tutanak tutulacağı tehdidiyle karşı karşıya kalıyordu. Kendisinden fiziksel engeline rağmen ağır işler isteniyordu ve iş kazası sonucu kaburga kemikleri kırıldı. Raporlu olmasına rağmen çalışması beklenen Tülay Çal hakkında görevini yerine getirmemekten 3 haksız tutanak tutuldu ve işinden atıldı.

“İşimi geri istiyorum” talebiyle 70 günden beri Saraçhane’de direnişine devam eden Tülay Çal’a süreç içinde tazminat ve taşeron şirket altında çalışması teklif edildi. Ancak özlük haklarını kaybetmek istemeyen Çal, kendisine rüşvet gibi verilen bu teklifleri kabul etmiyor ve İBB’deki güvenceli, kadrolu işine geri dönene kadar direnişine devam edeceğini tekrarlıyor. Bunun karşılığında İBB yönetimi Tülay Çal’ın sesini polis müdahalesiyle ve gözaltıyla kısmaya çalıştı.

 

 

CHP’nin aday tanıtım lansmanında döviz açan Tülay Çal, Ekrem İmamoğlu’nun gideceği her yere gideceğini ve sesini duyurmaya çalışacağını belirtti. Seçimlerde oy isteyenlerin aylardır kendi hakkını yediğini, söz konusu emekçiler olduğunda İş Kanunu’nu görmezden geldiklerini ve bu ikiyüzlülüklerini ifşa ettiğindeyse kendisini seçim döneminde kara propaganda yürütmekle suçladıklarını söyledi. Tek başına sürdüremeyeceği bu mücadele aynı zamanda tüm belediye işçilerinin de bir sorunu, bu yüzden sesini ulaştırabildiği herkese ve emekçilere kendi yanında durmaları çağrısında bulunuyor.[4]https://x.com/emekadalet/status/1743213344465543385?s=20

 

 

YAPI MERKEZİ İŞÇİLERİNİN DİRENİŞİ ZAFERLE SONUÇLANDI

Yapı Merkezi Holdinge ait Tanzanya Demiryolu projesinde çalışan işçiler, DİSK Dev Yapı-İş öncülüğünde hakları olan ücreti almak için İstanbul’da bulunan Yapı Merkezi Holding önünde direnişe başladı.

Tanzanya’ya Türkiye’nin dört yanından götürülen 1000 kişiden fazla inşaat işçisi işten çıkarıldı. İşçiler, ağustos ayından beri maaşlarını alamadığı için Yapı Merkezi Holding önünde direnişe başladı. Yapı Merkezi önünde pankartlarını asan inşaat işçileri haklarını alana kadar buradan ayrılmayacaklarını söyledi. Bu süreçte Yapı Merkezi Holding, Dev Yapı-İş ile görüşme talep etti, cuma gününe kadar bütün işçilerin ücretinin yatırılacağını söyledi. Dev Yapı-İş Genel Sekreteri Nihat Demir, bu vaadin karşılanmaması durumunda pazartesi günü direnişe devam edileceğini söyledi.[5]https://twitter.com/dokuz8haber/status/1742149509029753165

2023 Ağustos’tan bu yana birlik olarak direnişlerine devam eden Yapı Merkezi işçileri, 11 Ocak 2024’te direnişlerini zaferle sonuçlandırarak maaş ve tazminatlarını aldılar.[6]https://twitter.com/devyapi_is/status/1745476661049511961?s=20

ALUFORM PEKİNTAŞ MASADAN KAZANIMLA KALKTI

437 gün önce Aluform Pekintaş patronu, İş Kanunu Madde 25’e dayanarak, ispatsız ve kendi kanaatine dayanarak işçileri iftira kodları ile etiketlemiş, tazminatsız ve hiçbir somut gerekçe göstermeden işten atmış, başka işlerde çalışmalarını da engellemişti. 437 gün boyunca tüm baskılara rağmen direnişlerine kararlı bir şekilde devam eden emekçiler karşısında Düzce oligarşisi geri adım attı, işçiler masada haklarını geri aldılar.[7]https://twitter.com/Basaranaksu_/status/1741768330103378069

ARAŞTIRMA GÖREVLİLERİ MAAŞ POLİTİKASINDA EŞİTLİK İSTİYOR

Haliç Üniversitesi araştırma görevlileri, kurum içi ve kurumlararası eşit olmayan maaşlara karşı dilekçe yayınladılar. Devlet ve vakıf üniversitelerindeki maaş eşitliğini sağlayan 2547 sayılı Yükseköğretim Kanununa YÖK tarafından 2020 yılında getirilen bir yorumla vakıf üniversitelerindeki maaşların devlet üniversitelerindeki net veya brüt maaşlar üzerinden eşitlenebileceği kararı çıkmıştı. 4 yıl sonra kanundaki bu açıklığa dayanarak Haliç Üniversitesinde tüm akademik personel maaşları devlet üniversitelerindekiyle denk olduğu halde net maaşla başlayan araştırma görevlilerine önden bilgilendirme olmadan brüt maaş uygulamasına geçildi. Hem diğer üniversitedeki hem kendi üniversitelerindeki meslektaşlarından daha düşük maaşlar alan araştırma görevlileri, 6 Ocak’ta açıklanan zam ile birlikte aradaki farkın daha da açıldığını, maaşlarının her ay daha azaldığını ve enflasyon karşısında geçim kaygısının gitgide büyüdüğünü belirttiler. Aldıkları 22.600 TL maaşın almaları gerekenin 8000 TL altında olduğunu söyleyen araştırma görevlileri maaşların denkleştirilmesi, kurum içi adaletsizliğe son verilmesi, bordrolarının işçi bordrosu yerine akademik bordro olarak düzenlenmesi talebiyle yönetime 47 adet dilekçe sundular ancak karşılık alamadılar.[8]https://twitter.com/VakifSendika/status/1744419050782920968

ÇANKAYA BELEDİYESİ İŞÇİLERİ EYLEMDE

Çankaya Belediyesi işçileri, yeni açıklanan asgari ücret sonrası yapılacak toplu sözleşmelerde sendikalarına şeffaf bir süreç yürütmesi çağrısı yaparak, yeni TİS dönemine dair taleplerini dile getirmek için 11 Ocak tarihinde Genel İş Ankara 1No’lu Şube önünde basın açıklaması yaptı:

“Ülkede resmi yoksulluk sınırı 47.009 TL’dir. Yoksulluk sınırının altında resmi talep de, öneri de kabul edilemez. TÜİK enflasyon verilerini yalancılık ile suçlayan sendikalar, örgütlü oldukları belediyelerde mevcut iktidarın aynı işi yapan memura verdiği zam oranını dahi talep etmemektedir. Açlığı da yoksulluğu da kabul etmiyoruz. Emeğin dostu Çankaya’ya yakışan; imzalanacak TİS’in 1 yıllık yapılarak kadrolu, çanpaş, imar, belde ayırmadan ortak TİS dönemine geçilmesi, sonraki süreçte tüm sosyal hak ve ekonomik koşullarının işçi kardeşliğini sağlayarak eşitlenmesidir. Biz işçilerin hakkını savunan, bizleri sefalete mahkûm etmeyen, işçinin taleplerine kulak tıkamayan, şeffaf yürütülecek bir TİS sürecinde sendikamızın yanında mücadele etmeye hazırız. Ancak işçinin eylem hakkını elinden alarak, sefalet ücretinin dayatılmasını kabul etmeyeceğiz.”

Belediye emekçileri, eylemlerinde Özak Tekstil İşçileri ve Agrobay direnişçilerini de selamlayarak mücadelede birlik çağrısını yaptı.[9]https://www.evrensel.net/haber/507918/cankaya-belediyesi-iscileri-yoksulluk-sinirinin-altinda-talep-de-oneri-de-kabul-edilemez?a=63190

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir